Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme
Hüküm : TCK"nın 220/6. maddesi yollamasıyla TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5/1.
maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, terör örgütünün kırsal kadrosuna dahil olan şahısların örgüte katılmalarına dair karar vermelerinin sağlanmasında ve ikna edilmesinde katkısının olduğunun dosya kapsamına göre belirlenemediği ve eyleminin, örgüte katılmaya karar vermiş olan şahısların kırsala gönderilmesi organizasyonunda yer almak şeklinde olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-)İddianamede talep edilmemiş olan 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesinin, 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesi gereğince ek savunma verilmeden uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2-)Örgüt adına suç işleme suçundan cezalandırılabilmek için örgüt adına işlenen dayanak bir suçun olması gerektiği nazara alınmadan yazılı şekilde TCK"nın 220/6. maddesine atıf yapılarak hüküm kurulması,
3-)Kabul ve uygulamaya göre de;
a-)Gerekçeli karar başlığında sanığın tutuklulukta geçirdiği sürenin belirtilmemesi suretiyle CMK"nın 232/2-d maddesine muhalefet edilmesi ve ayrıca suç tarihinin "19.06.2015" olarak yazılmaması,
b-)Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan cezalandırılan sanık hakkında TCK"nın 220/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması,
c-)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, 18.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.