Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - Genel güvenliği kasten tehlikeye sokma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2933 Esas 2017/5643 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2933
Karar No: 2017/5643
Karar Tarihi: 19.12.2017

Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - Genel güvenliği kasten tehlikeye sokma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2933 Esas 2017/5643 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2017/2933 E.  ,  2017/5643 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Genel güvenliği kasten tehlikeye sokma
    Hüküm : 1-TCK"nın 314/3, 220/6. maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 62, 53, 58, 3713 sayılı Kanunun 5/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    2-TCK"nınn 170/1-c, 220/6, 62, 50/1-a, 52/2-4,
    3713 sayılı Kanunun 5/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık hakkında, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçunda uygulama yeri olmayan TCK"nın 220/6. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Gerekçeli karar başlığında suç adının “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma ” yerine “Silahlı terör örgütüne üye olma, Korku kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme” olarak gösterilmesi karar yerinde düzeltilebilecek yazım hatası olarak kabul edilmiş; Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasındaki TCK 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine ilişkin ihtarat sonuca etkili görülmemiş; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 19.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara