Esas No: 2015/4628
Karar No: 2017/5460
Karar Tarihi: 30.11.2017
Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme - Silahlı terör örgütüne üye olma - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/4628 Esas 2017/5460 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme, Silahlı terör örgütüne üye olma, Resmi belgede sahtecilik
Hüküm : 1-Sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütü yöneticisi olmak, sanıklar .., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraat
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
3- Sanık ... hakkında; TCK"nın 204/1, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Oluş, tutanaklar ve tüm dosya kapsamına göre, El Kaide terör örgütü üyesi olmak suçundan yargılanan şahısların duruşmalarını takip ederek irtibat içerisinde oldukları, silahlı çatışma bölgelerine gönderilmek üzere eleman temin ettikleri, bu bölgelere gidip ölenlerin ailelerine yardım ettikleri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasal sistemini kabul etmedikleri, sık sık örgütsel amaçlı bir araya gelerek toplantı yaptıkları, çocuklarını devlet okullarına göndermedikleri, bir kısmının askerlik yapmadığı, görüşmelerinde örgütsel gizliliğe önem verdikleri, El Kaide terör örgütünün fikriyatını içeren ve bir kısmı hakkında toplatma kararı bulunan bandrolsüz kitap basarak eğitimde kullandıkları ve gelir sağladıkları, sanıkları teşhis ederek örgütsel düşüncelere sahip olan çocuklarının sanıklar ile irtibatlı olduklarını ifade eden tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, haklarında mahkumiyet kararı verilen sanıkların eylemlerinin El Kaide terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğu gözetilerek tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar ..., ... ve ..."ın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen mahkumiyet hükümlerinde ve yüklenen suçun sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan beraate ilişkin hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II-Sanık ..., ..., ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelemesinde ise;
a-Sanık ..."ın hükümden sonra 13.03.2016 tarihinde öldüğüne ilişkin kayıt araştırılarak TCK"nın 64/1. maddesi gereğince hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
b-Sanık ... müdafiinin son celsede, sanık hakkında Ankara 12.Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/144 Esas sayılı dosyası kapsamında benzer suçlardan açılmış davanın bulunduğunu belirtmesi karşısında, sanık hakkında yapılan bir yargılamanın olup olmadığı tespit edilerek akibetinin araştırılması, silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olması nedeniyle anılan dosyadaki suç tarihi, yakalama ve iddianame tarihleri karşılaştırılarak eylemler arasında hukuki ve fiili bağlantının olup olmadığının tespitinden sonra derdest olması halinde birleştirilmesi, karar verilip kesinleşmiş olması durumunda ise aslı veya onaylı örneklerinin Yargıtay denetime olanak verecek şekilde dosyaya konulmasından sonra delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
c-Sanık ... hakkında hükme esas alınan örgütsel faaliyet olarak içeriği belli olmayan toplantılara katılma, bir ihtilafın çözümü için kurulan sözde şeriat mahkemesi bünyesinde faaliyet gösterme şeklindeki eylemlerinin çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk içermediğinden örgüte yardım suçunu oluşturacağı, örgüte eleman kazandırma faaliyetinin örgüt üyesi tarafından işlenebileceğinin kabulü isabetli ise de; yeminli tanık dinleme yetkisi olmayan kollukta ifadesi alınan Şemsettin Aras"ın sanığı teşhisi hususunda Mahkemeye çağrılarak sanık ve örgüt hakkında beyanının alınması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
d-1-Resmi belgenin iğfal kabiliyetinin mahkemenin takdir yetkisinde olduğu gözetilerek, soruşturma kapsamında sanık ..."nın kaçarken yakalandığı yerde bulunan ve sahte düzenlenmiş olduğu belirtilen sürücü belgesinin sahteliğinin iğfal kabiliyeti olup olmadığının Mahkemece incelenmesi, özelliklerinin tutanakta belirtilmesi ile asker kaçağı olan sanığın sahte kimliği örgütsel amaçla bulundurup bulundurmadığının karar yerinde tartışılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de; TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 K.sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 30.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.