Esas No: 2017/2123
Karar No: 2017/5399
Karar Tarihi: 21.11.2017
Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/2123 Esas 2017/5399 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Cumhurbaşkanına hakaret
Hüküm : TCK"nın 299/1, 299/2, 51/1-3, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
1-Cumhurbaşkanına hakaret suçunda ağırlaştırıcı hal olarak düzenlenen aleniyetin gerçekleşmiş sayılabilmesi için, failin bulunduğu ve suçu oluşturan söz veya hareketin gerçekleştiği yerin belirli olmayan çok sayıda kişi tarafından görülme, duyulma ve algılayabilme olasılığı olan veya suç mağdurunun bu hareket ve sözleri işittiği ve algıladığı yerin bu tür bir ortam olması ve failin de bunu bilmesi yeterli olup, somut olayda Jandarma Genel Komutanlığına gönderdiği mektupta katılana gıyabında hakaret eden sanığın eyleminde aleniyet unsurunun gerçekleşmiş sayılamayacağı gözetilmeden verilen cezada TCK"nın 299/2 maddesi gereğince artırım yapılması,
2-Sanığın lehe hükümlerin uygulanması talebine rağmen TCK"nın 62. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
3-Hükümde TCK"nın 51/7 ve 51/8 uygulama maddelerinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
4-TCK"nın 51/7 maddesi uyarınca sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde, “ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir” şeklinde uyarı yapılması gerekirken, sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde, “ertelenen cezanın tamamen infazına” şeklinde karar verilmesi suretiyle infaz yetkisinin kısıtlanması,
5-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 21.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.