Taraflar arasındaki menfi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacılar vekili, davacı ...’nın, kardeşi ....’dan babalarından kalan gayrimenkul hissesini 10.000 TL’ ye satın aldığını, karşılığında 15/01/2012 vade tarihli 10.000 TL meblağlı bonoyu diğer davacı ile birlikte imzalayarak verdiğini, borcunun tamamını bononun lehdarı ....’ya ödendiğini, ödenmiş olan bu bononun davalıya ciro edildiğini ve davalı tarafından bu bonoya dayanılarak davacılar aleyhine icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, bonodan dolayı davacıların borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı ile kardeşi ....’nın miras hisselerini kardeşleri olan davacı ...’ya devrettiklerini, davacı ...’nın bu hisse devri karşılığında davalı ve diğer kardeşi ...."ya iki tane 10.000 TL meblağlı bono verdiğini, bu iki bonodan birini ödediğini diğerini ise ödemediğini, ödenmeyen bonoya dayanılarak davalı tarafından icra takibi başlatıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı vekili tarafından tek bir bono olduğu ve ödendiği bütün aşmalarda ileri sürülmüşken son duruşmada iddiasını değiştirdiği, iki bononun olduğu ve bonolardan birinin birisinin sehven düzenlendiğinin ileri sürüldüğü, HMK’nın 141. ve 319. maddeleri gereğince taraflar için iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı olduğu, davacının beyanının iddianın genişletilmesi yasağının istisnalarından olmadığı ve davalının iddianın genişletilmesine rıza göstermediği, davacının dosyaya fotokopisini ibraz ettiği bono ile davalı tarafından icra takibi başlatılan bononun farklı olduğu, davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine davacı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmiş hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davalının iyiniyetli üçüncü kişi hamil olmasına, lehdara karşı ileri sürülebilecek şahsi defilerin iyiniyetli davalıya ileri sürülemeyeceği (TTK 687 md.) göz önünde bulundurularak davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 21/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.