Esas No: 2021/18036
Karar No: 2022/13194
Karar Tarihi: 05.10.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/18036 Esas 2022/13194 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/18036 E. , 2022/13194 K.Özet:
An Asliye Ceza Mahkemesi convicted the defendant of qualified theft, violation of residential immunities, and damaging property. The defendant's last known address was used for the tebligat (notification) process, but the notification was returned un-delivered. However, the court used the defendant's MERNİS address (address in the registered system) to deliver the verdict, which was deemed illegal. The defendant's appeal regarding the conviction for qualified theft was accepted as their sentence was incomplete, and the case was sent back to the court for re-evaluation. The Tebligat Kanunu (Notification Law) and 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır,” were evaluated in the decision.
Kanun Maddeleri
- Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi ve fıkrası: Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.
- Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi: Normal tebligat için bilinen en son adres kullanılır.
- Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi: Tebligat bila tebliğ geri döndüğünde, adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (Bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin; kovuşturma evresinde beyanı alınırken bildirdiği en son adresi ile MERNİS adresi aynı olan sanığın yokluğunda verilen 17/05/2016 tarihli kararın tebliği için adı geçen sanığın bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre çıkarılıp bila tebliğ iade edilen tebligat bulunmadığı halde bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı olduğundan MERNİS adresi olduğu belirtilerek, tebligatın dağıtıcı tarafından, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin usule aykırı olmasından dolayı tebliğnamedeki temyizin süreden reddine dair görüşe itibar edilmeyerek yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarına yönelik temyiz istemlerinin incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
2-Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçuna yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın, müştekiye yönelik hırsızlık eylemini saat 01.30 sıralarında gece vakti işlemiş olduğunun anlaşılması karşısında sıralarında gerçekleştiği anlaşılmakla sanık hakkında TCK'nın 143. maddenin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik ceza tayin edilmesi
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 05/10/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.