Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/20065 Esas 2022/13218 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/20065
Karar No: 2022/13218
Karar Tarihi: 06.10.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/20065 Esas 2022/13218 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir müsadere davasında sanık suçlu bulunmuştur. Dosyada bulunan belge veya materyallerin müsadere veya iade edilmesine yönelik kararların, kural olarak asıl hükmün tabi olduğu kanun yoluna tabi olduğu belirtilmiştir. Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçmeden önce müstakil olarak verilen müsadere veya iade kararları için 12-14 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile belirlenen kesinlik sınırına ve 5219 sayılı Kanun ile değişik 1086 sayılı HMUK'un 427. maddesinde belirtilen kesinlik sınırına göre kararın kesin olup olmadığı belirleneceği ifade edilmiştir. 20.07.2016'dan önce müstakil olarak verilen ve kesin olmayan kararların temyiz kanun yoluna, 20.07.2016 ve sonrasında müstakil olarak verilen kararların ise istinaf kanun yoluna tabi olduğu belirtilmiştir. Son olarak, dosyada değerlendirilen olayda sanığın müsaderesi talep edilen eşyanın müsaderesine ya da iadesine karar verilmemiş olması halinde sonradan verilen kararın istinaf kanun yolu denetimine tabi olduğu ancak sanığın mahkumiyet kararının kesin olduğu belirtilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise şöyle: 5219 sayılı Kanun ile değişik 1086 sayılı HMUK'un 427. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 256. ve 258. maddeleri.
6. Ceza Dairesi         2021/20065 E.  ,  2022/13218 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Müsadere
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Müsadere, bir güvenlik tedbiridir. Müsadere kararları, kural olarak asıl hükmün tabi olduğu kanun yoluna tabidir. Dosya arasında bulunan bir belge veya materyalin delil olarak saklanması hususunda da müstakil müsadere veya iade kurumuna ilişkin hükümlerin kıyasen uygulanması gerekir. Müstakil müsadere veya iade kararlarına gelince;
    Karar tarihi itibariyle ikili bir ayırım yapmak gerekir.
    Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçmeden önce müstakil olarak verilen müsadere (veya iade) kararları yönünden 04.06.1936 gün ve 12-14 sayılı Yargıtay İçtihadı birleştirme kararı uyarınca karar tarihindeki miktara ve 5219 sayılı Kanun ile değişik 1086 sayılı HMUK'un 427. maddesinde belirtilen kesinlik sınırına göre kararın kesin olup olmadığı belirlenecektir. Buna göre, 20.07.2016’dan önce müstakil olarak verilen ve kesin olmayan kararlar temyiz kanun yoluna tabi olacaktır.
    20.07.2016 ve sonrasında müstakil olarak verilen müsadere (veya iade) kararları, 5271 sayılı CMK’nın 256 ve 258. maddeleri uyarınca, istinaf kanun yoluna tabidir.
    Bu açıklamalardan sonra somut olay değerlendirildiğinde;
    Önceden müsaderesi talep edilen eşyanın müsaderesine ya da iadesine karar verilmemiş olması halinde sonradan verilen kararın istinaf kanun yolu denetimine tabi olduğu ancak sanık ... hakkında ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi 29/09/2015 tarih 2015/123 (E) ve 2015/803 (K) sayılı kararı ile “nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme” suçlarından mahkumiyet kararı verildiği, ve Adli Emanetinin 2015/2929 sırasında kayıtlı 2 adet ağzı açık keser, 1 adet çekiç,1 adet ucu düzeltilmiş 1mt uzunluğunda demir(levye), 1 çift siyah renkli eldiven, 1 adet kurbağacık anahtar (İngiliz anahtarı) ile 1 adet bıçağın müsaderesine karar verildiği, kararın Yargıtay (Kapatılan) 13. Ceza Dairesi’nin 2019/7617 Esas, 2019/18668 Karar numarası ile onandığı görülmekle, 01/12/2020 tarihinde aynı konuya ilişkin tekrar müsadere kararı verildiği ve bu kararın sanık 08.12.2020 tarafından temyiz edildiği görülmüş olsa da aynı konu hakkında
    verilen 01.12.2020 tarihli ek kararın yok hükmünde olduğu, kabul edilerek incelenmeksizin yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 06/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara