Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/17078 Esas 2022/13310 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokmak ve kamu malına zarar verme suçlarından yargılandı. Katılan Maliye Hazinesi İçişleri Bakanlığı vekilinin suçtan zarar görmesi mümkün olamayacağından dolayı bu suç yönünden davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı belirtildi ve temyiz istemi reddedildi. Sanığın kamu malına zarar verme suçundan beraat etmesi, sanığın kullandığı araçla uyuşturucu madde nakledeceği istihbaratı alındıktan sonra polisler tarafından durdurulmak istenmesine rağmen aracı hızlı şekilde kullanarak kaçması sonucu girdiği çıkmaz sokakta kaçmaya devam ederek polis aracına çarpması sonucu oluşan durum zarar verme suçunun kasten veya olası kast ile işlenebileceği ve sanığın müsnet mala zarar verme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle, kararın bozulmasına karar verildi. Temyiz istemi 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile CMUK'un 317. maddesi uyarınca reddedildi. Detaylı kanun maddeleri ise 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile CMUK'un 317. ve 321. maddeleridir.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kamu malına zarar verme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokmak
HÜKÜMLER : Beraat ve mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılan vekilinin suçtan zarar görmesi mümkün olmadığı ve bu suç yönünden davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından katılan Maliye Hazinesi İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE;
2-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde ise;
Oluş ve dosya kapsamına göre, sanığın kullandığı araç ile uyuşturucu madde nakledeceği istihbaratı alınması üzerine tertibat alındığı, kendisini durdurmak isteyen kolluk güçlerinin ikazlarına rağmen aracı hızlı şekilde kullanarak kaçmaya devam ettiği ve girdiği çıkmaz sokak içerisinde önünü kesmeye çalışan ekip otosunun üzerine aracını sürerek yolan daraltılmış kısmından ekip otosuna çarparak kaçtığının anlaşılması karşısında; mala zarar verme suçunun kasten veya olası kast ile işlenebileceği, taksirle işlenmesinin mümkün olmadığı, olası kastla mala zarar verme suçunun işlenebilmesi için, sanığın gerçekleşmesi muhtemel sonuçları öngörmesine rağmen bu sonuçları kabullenmesi, neticenin gerçekleşmesine aldırmaması ve eylemine "olursa olsun" bilinciyle devam etmesi gerektiği, taksirde ise kendi yetenekleri, algılama gücü, tecrübeleri, bilgi düzeyi ve içinde bulunduğu koşullar altında objektif olarak var olan dikkat ve özen yükümlülüğünü öngörebilecek ve yerine getirebilecek durumda olması, ancak neticenin istenmemesine rağmen sonucun meydana gelmesi gerektiği dikkate alındığında, sanığın müsnet mala zarar verme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan Maliye Hazinesi vekilinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 06.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.