11. Ceza Dairesi 2017/7226 E. , 2021/4678 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
1-Sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma ile defter ve belge gizleme suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
Cumhuriyet savcısının, 19.02.2013 tarihinde verilen hükmü 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 310. maddesinde belirlenen bir aylık yasal süresinden sonra 22.03.2013 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından, temyiz talebinin aynı Kanun’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma ile defter ve belge gizleme suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
01.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2010 gün ve 6009 sayılı Kanun"un 13. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 367. maddesinin birinci fıkrasında "Yaptıkları inceleme sırasında 359 ve 360. maddelerde yazılı suçların işlendiğini tespit eden vergi müfettişleri ve vergi müfettiş yardımcıları tarafından ilgili rapor değerlendirme komisyonunun mütalaasıyla doğrudan doğruya ve vergi incelemesine yetkili olan diğer memurlar tarafından ilgili rapor değerlendirme komisyonunun mütalaasıyla vergi dairesi başkanlığı veya defterdarlık tarafından keyfiyetin Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilmesi mecburidir." hükmünün bulunması ve dosya içerisinde yapılan incelemede sanık hakkında verilmiş bir komisyon mütalaasının bulunmadığı, 10.05.2011 tarihli mütalaanın Karabük Defterdarlığı tarafından verilmesi yasaya aykırı ise de, zaman aşımının olumsuz muhakeme şartı olarak kovuşturmaya engel olduğunun anlaşılması karşısında;
Sanığa yüklenen "2010 takvim yılında sahte fatura kullanma ile defter ve belge gizleme" suçlarının yasada gerektirdiği cezalarının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 19.06.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun‘un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE, 02.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.