Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/22264 Esas 2022/13805 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/22264
Karar No: 2022/13805
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/22264 Esas 2022/13805 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kişinin konut dokunulmazlığını ihlal etmesi suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Sanık, hükmü tefhim aldıktan sonra temyiz süresini geçirdiği gerekçesiyle hüküm açıklanmıştı. Ancak kanun yoluna başvuru yöntemi konusunda tereddüt olduğu için, sanığın temyiz istemi kabul edilerek hüküm bozulmuştur. Bu suçun ceza türü ve üst sınırına göre, 8 yıl olan zamanaşımı, hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği tarihe kadar durmuştur. Dolayısıyla, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/4. maddesi (Konut dokunulmazlığının ihlali)
- Aynı Kanunun 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddeleri (Olağan zamanaşımı süresi)
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 322. maddesi (Zamanaşımı nedeniyle düşme)
6. Ceza Dairesi         2021/22264 E.  ,  2022/13805 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlali
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Her ne kadar sanık, 15.11.2017 tarihinde yüzüne tefhim edilen hükmü bir haftalık yasal süre geçtikten sonra 23.11.2017 tarihinde temyiz etmiş ise de; hükmün tefhim edildiği sırada Mahkeme tarafından temyiz süresi, mercii ve şekli hususunun "sanığın yüzüne karşı verilen kararın, sanığa tefhiminden itibaren 7 gün içinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya zabıt katibine beyanda bulunularak ve bu beyanın tutanağa geçirilip mahkeme hakimine onaylattırılması suretiyle temyiz kanun yolu açık olmak üzere .." olarak gösterildiği ve ayrıca başka bir suçtan ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan sanığın SEGBİS aracılığıyla yüzüne karşı verilen kararda CMK'nın 263. maddesi gereğince duruşma sonunda zabıt katibine veya tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle kanun yoluna başvurabileceği belirtilmediğinden, kanun yoluna başvuru yöntemi hususunda tereddüt oluştuğundan, sanığın temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
    Sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK'nın 116/4. maddesinde düzenlenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 66/1-d, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 8 yıl olağan zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği 04.09.2014 tarihi ile hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği 24.12.2016 tarihi arasında dava zamanaşımının durduğu da nazara alınarak, ilk mahkumiyet hükmünün kurulduğu 09.06.2006 tarihi ile hükmün açıklandığı 15.11.2017 tarihine kadar geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 13.10.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara