Esas No: 2021/25276
Karar No: 2022/13774
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/25276 Esas 2022/13774 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/25276 E. , 2022/13774 K.Özet:
Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, dört çocuğun bir marketteki mağdurun üzerindeki para ve kahveyi zorla alması sonucu nitelikli yağma suçundan mahkumiyetleri kararlaştırılmıştır. Ancak mahkeme, TCK'nın 150/2. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuklara verilen cezadan değer azlığı nedeniyle indirim yapmamıştır. Temyiz sonucunda Yargıtay, suça sürüklenen çocuklara verilen cezada değer azlığı nedeniyle indirim yapılması gerekir ve mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 145 ve 150/2. maddeleri belirtilmiştir. Bu maddelerde, yağma suçu konusu olan malın değerinin azlığı nedeniyle ceza indirimi yapılabileceği belirtilmiştir. Ancak malın değer azlığına ek olarak, suçun ağırlığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca, hâkim bu takdir yetkisini kullanırken kanunilik, belirlilik, orantılılık ve ölçülülük ilkelerini, kıyas ve aleyhe yorum yasağı gibi evrensel ceza hukuku prensiplerini gözetmelidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suça sürüklenen çocukların olay günü gündüz kabul edilen saatte Etiler Mahallesi ... Sokakta ... Marketin önünde oturdukları, 10 yaşındaki mağdur ...'un markete girerek bir müddet sonra elindeki kahve ile çıktığı gördükleri, dördü birlikte mağdurun yanına giderek parası olup olmadığını sordukları, mağdurun parasının olmadığını söylemesi üzerine ... ve ...'nun mağduru tutarken ... ve ...'in mağdurun üzerini ve ceplerini aradığı, ...'in de mağdurun cebinde bulunan 17 TL parasını bulup elindeki kahveyi zorla aldığı, ardından ... ve ...'nun mağduru tekme ve yumrukla darp ettikleri şeklinde gerçekleşen olayda; suça sürüklenen çocukların mağdura yönelik eylemi hakkında TCK’nin 149/1-c, 31/2. maddeleri kapsamında mahkûmiyet hükmü verilmiştir. Mağdurun üzerinde bulunan 17 TL’nin tamamını almaları nedeniyle TCK 150/2. maddesinde düzenlenen "malın değer azlığı" hükmü yasal şartları mevcut olmadığından uygulanmamıştır.
TCK'nın “Daha az cezayı gerektiren hâl” başlıklı 150/2. maddesinde; “Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.” denilmektedir.
Maddenin gerekçesinde ise; “Maddenin ikinci fıkrasında, yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılması gerektiği kabul edilmiştir.” açıklamasına yer verilmiştir.
TCK’nın 145. maddesiyle daha az ceza verilmesini gerektiren bir nitelikli hâl olarak “Değer azlığı”, hırsızlık suçu bakımından da suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir.” ibaresi ilâvesiyle- hüküm altına alınmış bir husustur.
Y.C.G.K.'nın 15.12.2009 günlü, 6/242-291 esas ve karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK'nın 145. (veya 150/2) maddelerinde veya gerekçelerinde “Daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma” koşulu yoktur. Elbette değerin az olmasına ilaveten, daha çoğunu alma olanağı varken daha azı alınmış ise; bu maddeler sanık lehine uygulanmalıdır. Ancak; her iki maddenin, yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir.
TCK'nın 145 veya 150/2. maddeleri uyarınca faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması kural olarak yeterli olup, suç ve cezada kanunilik ilkesi ile aleyhe kıyas ve yorum yasağı gereği, kanunda bulunmayan başka bir koşul ihdas edilemez.
Hâkim indirim oranını TCK'nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “İşlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır.
TCK'nın 145 ve 150/2. maddelerinin uygulanmasında hâkime geniş bir takdir yetkisi tanınmış olup, TC Anayasası’nın 141/3, 5271 sayılı CMK'nın 34, 223, 230 ve 289. maddeleri uyarınca sözü edilen yetki kullanılırken, keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle açıklanmalı ve uygulama yapılmalıdır.
Öte yandan hâkim, TCK'nın 145 veya 150/2. maddeleriyle kendisine tanınan takdir yetkisini kullanırken, evrensel ceza hukuku prensiplerinden olan ve ceza kanunlarımızın hazırlanmasında esas alınan, kanunilik, belirlilik, orantılılık ve ölçülülük ilkeleri, kıyas ve aleyhe yorum yasağı ile mükerrer değerlendirme yasağına uygun bir değerlendirme yapmak zorundadır.
Bu açıklamalardan değer az ise, verilecek cezadan mutlaka indirim yapılmalıdır gibi bir anlam da çıkartılmamalıdır. Diğer bir anlatımla indirim yapıp yapmama hususu her somut olayda özenle değerlendirilmelidir.
Nitekim Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun Dairemizce benimsenen içtihatları uyarınca; rögar kapağı, plaka, sürücü belgesi, kimlik belgesi ve bankamatik kartı gibi eşyaların hırsızlık suçuna konu olması halinde, ortaya çıkan tehlike veya bunların yeniden çıkartılması için sarf edilecek emek ve mesai vb.’de gözetilerek değer azlığı indirimi yapılmamalıdır.
Bunun gibi kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, cinsel istismar gibi ağır suçların yağma ile birlikte işlenmesi hallerinde değer azlığı indiriminin yapılmaması hukuka, vicdana ve adalete de uygun olacaktır.
Bu açıklamalardan sonra somut olay değerlendirildiğinde, mağdura ait 17 TL’nin suça sürüklenen çocuklar tarafından zorla alınmış olsa bile, suç tarihi olan 29.07.2012 itibariyle paranın satın alma gücü ve günün ekonomik koşulları ile birlikte değerlendirildiğinde, suça sürüklenen çocuklara verilen cezada değer azlığı indiriminin yapılması gerekir.
Açıklanan nedenlerle;
5237 sayılı TCK’nin 150/2. maddesiyle suça sürüklenen çocuklara verilen cezadan değer azlığı nedeniyle indirim yapılması hususunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 13.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.