Esas No: 2016/1110
Karar No: 2016/7047
Karar Tarihi: 07.12.2016
Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - 2911 sayılı Kanuna muhalefet - Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/1110 Esas 2016/7047 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, 2911 sayılı Kanuna muhalefet, Görevi yaptırmamak için direnme
Hüküm : 1- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan: TCK’nın 314/3 ve 220/6 maddeleri yollaması ile 314/2, 220/6, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
2- 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan: 2911 sayılı Kanunun 23/b maddesi yollaması ile 33/1, TCK’nın 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
3- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan: 2911 sayılı Kanunun 32/2 maddesi yollaması ile TCK’nın m.265/1-3, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinden;
Sanık görevi yaptırmamak için direnme suçunu TCK"nın 6/1-f maddesine göre silahtan sayılan taş ile işlediği halde TCK"nın 265/4. maddesi uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında res"en uygulama yapılabileceğinden, hüküm fıkrasındaki TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca yapılan ihtarat ise sonuca etkili görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin
kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan verilen hükmün incelenmesinden;
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK’nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükümden TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın bütünüyle çıkarılarak yerine “Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-2911 sayılı Kanunun 33/1 maddesine muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesinden ise;
2911 sayılı Kanunun 33/1 maddesine muhalefet suçunun işlenme tarihi ve yöntemi ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre, hükümden önce 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında kaldığı ve bu nedenle açılan davaya ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 07.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.