Esas No: 2021/21472
Karar No: 2022/14037
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/21472 Esas 2022/14037 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/21472 E. , 2022/14037 K.Özet:
Sanığın yapılan tebligatların usulsüzlüğü nedeniyle hükmün açıklanması yoluyla savunma hakkının kısıtlanması ve ihbara konu suça ilişkin işlemlerin mahkemece araştırılması gerektiği belirtilerek, mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şöyledir:
- Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi
- Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi
- 5237 sayılı TCK’nın 106/1,1. maddesi
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 254. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın duruşmada bildirdiği adrese gerekçeli kararın tebliğ edildiği ancak adreste tanınmadığı gerekçesiyle tebligatın iade edildiği, bunun üzerine Mahkemece aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince tebligat yapılmışsa da önceki adresinde bulunamayan sanığın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi olup olmadığının araştırılarak, mernis adresine Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ yapılması gerektiği, mernis adresinin olmadığının tespiti halinde ancak 35. maddeye göre daha önce usulüne uygun bir şekilde tebligat yapılan eski adrese tebliğ işlemi yapılabileceği cihetle, Mahkemesince mernis adresi araştırılması yapılmadan ve daha önce usulüne uygun tebligat yapıldığına ilişkin bir belge de bulunmayan adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan tebliğin usulsüz olduğu anlaşılarak sanığın öğrenme üzerine 10.05.2018 tarihinde hükmü temyiz ettiği ve temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede:
I)Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra ihbar üzerine açılan duruşma gününün bildirilmesine dair tebligatın sanığın duruşmada bildirdiği adresine çıkartıldığı, tebligatın iade olarak döndüğü, ayrıca tebligatta gelmediği takdirde yokluğunda yargılama yapılıp karar verileceği ihtarının bulunmadığının anlaşılması karşısında, ihbar ve duruşmadan sanığın usulüne uygun olarak haberdar edilmeksizin hükmün açıklanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
II)Sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına esas alınan mahkumiyetin 5237 sayılı TCK’nın 106/1,1. maddesinde düzenlenen basit tehdit suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 106/1,1. maddesinde tanımı yapılan tehdit suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşıldığı, sanık ile mağdur arasında 6763 sayılı yasa ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın yeniden değerlendirilmesi lüzumu karşısında, ihbara konu suça ilişkin belirtilen işlemlerin akıbetinin mahkemesinden sorulup sonucuna göre hükmün açıklanıp açıklanamayacağının tartışılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 18.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.