Esas No: 2021/21468
Karar No: 2022/14033
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/21468 Esas 2022/14033 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/21468 E. , 2022/14033 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın mala zarar verme suçundan mahkum olduğu ancak cezanın zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü ve nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından oluşan diğer suçlamaların ise üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek bozuldu. Sanık müdafii savunmasına göre ise temyiz talebi süresinde yapılmış olup hükmün tebliğinde bir yanlışlık olduğu gözlemlenmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddesi ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151. maddesi ve 66/1-e maddesidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın talebi üzerine mahkemece barodan müdafii tayini hususunda talepte bulunulduğu, bunun üzerine ... Barosu'nun 226842 sayılı yazısı ile Av. ... ...'in müdafii olarak tayin edildiği, kararın müdafiinin yüzüne karşı tefhim edildiği 27.07.2009 tarihli dilekçesi ile sanık müdafiinin temyiz talebinde bunulduğu, mahkemece temyiz talebinin süresinde olmadığında bahisle reddine karar verildiği, temyiz talebinin reddi kararınında 17-11-2009 tarihinde sanık müdafiine baroca atama yazısında belirtilen adresinden farklı bir adrese TK md.21’e göre tebliğ edilmesi karşısında; sanık müdafiinin tefhimle verilen hükmü 27.07.2009 tarihinde temyiz ettiği gözetilerek temyiz başvurusunun süresinde yapıldığının kabulü ile yapılan incelemede;
I)Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK'nın 151. maddesinde düzenlenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırlarına göre; 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresinin, zamanaşımı süresini kesen son işlem olan mahkumiyet kararı olan 24.07.2009 tarihinden, inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında belirtilen suçtan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II)Sanık hakkında nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Oluş ve dosya kapsamına göre; sanığın olay günü müştekiye ait eve hırsızlık amacıyla girdiği, müştekiye ait bıçağı aldıktan sonra evden ayrılacağı sırada aynı binada oturan tanık ... tarafından fark edilmesi üzerine kaçmaya başladığı, tanığın sanığı kovaladığı, bu sırada sanığın bıçağı tanığa göstererek tehdit etmesi üzerine, tanığın da elindeki olta ile sanığa vurmaya başladığı,
sanığın bıçakla tanığın üstüne geldiği, bu sırada yere düştüğü, sanığın kovalamaca neticesinde, tanığın polise ihbarı üzerine bir sokakta çöp kutusu içinde yakalandığının anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin yağma suçunu oluşturabileceği, eylemin yağma suçunu oluşturup oluşturmadığına dair delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesince yapılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının korunmasına, 18.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.