Ankara Ceza Avukatı Web Sitesi - Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3243 Esas 2016/6700 Karar Sayılı İlamı

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3243 Esas 2016/6700 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3243
Karar No: 2016/6700
Karar Tarihi: 23.11.2016

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3243 Esas 2016/6700 Karar Sayılı İlamı

Özet:
Sanık, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suçundan Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmış ve TCK'nın 268/1. maddesi uyarınca TCK'nın 267/1, 169/1, 62, 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca mahkum edilmiştir. Sanığın etkin pişmanlık göstermesi nedeniyle cezasına indirim yapılmış, ancak hesap hatası sonucu fazla ceza tayini yapıldığı gerekçesiyle hüküm BOZULMUŞTUR. Hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
TCK'nın 267/1 maddesi, \" Başkasına ait kimlik bilgileri veya kendisinin sahte kimlik bilgileri kullanarak, kendisine yasal bir yükümlülük getiren eylemleri gerçekleştiren kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.\"
TCK'nın 268/1 maddesi, \" İşlenen fiil, herhangi bir kanunun suç saydığı bir fiil olmadığı halde, bir suç isnadına konu olmakla birlikte, fiilin işlenmesi ile ilgili olarak kamu adına herhangi bir kovuşturma veya önleyici tedbire mevzuatımızda yer verilmemiş olması halinde, yarı oranına kadar indirim yapılır. İşlenen fiil bir suç niteliğinde olmakla birlikte, yasal koşulların oluşmaması halinde fail hakkında ayrıca ceza verilmez.\"
TCK'nın 169/1 madd

16. Ceza Dairesi 2016/3243 E. , 2016/6700 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
Hüküm : TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle TCK"nın 267/1, 169/1, 62, 50/1-a, 52/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Mağdura karşı soruşturma başlamadan önce iftirasından dönmesi nedeniyle etkin pişmanlık gösteren sanık hakkında uygulanan Kanun maddesinin “TCK"nın 269/1” yerine hata ile “TCK 169/1” olarak yazılması,
2-Sonuç ceza değişmemekle birlikte, hüküm kurulurken temel cezadan etkin pişmanlık hükümleri uyarınca indirim yapılması sırasında hesap hatası sonucu “2 ay 12 gün” yerine “2 ay 13 gün” olarak fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün üçüncü fıkrasındaki "TCK 169/1" ibaresinin çıkarılarak yerine “TCK"nın 269/1” ve “2 ay 13 gün” ibaresinin çıkarılarak “2 ay 12 gün” yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.