Özel belgede sahtecilik - Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/5778 Esas 2016/6586 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5778
Karar No: 2016/6586
Karar Tarihi: 01.12.2016

Özel belgede sahtecilik - Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/5778 Esas 2016/6586 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, özel belgede sahtecilik suçu ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu nedeniyle sanığın mahkum edilmesine karar verdi. Özel belgede sahtecilik suçu nedeniyle mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verildi ancak cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması gerektiği düşünülmedi. Başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçu nedeniyle sanığın gerçek kimliği tutanaklarla tespit edildi. Eksik ceza tayini ve tekerrür hükümlerinin uygulanmaması kararlaştırıldı. Yazım hataları düzeltildi. Hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK’nın 53/1 maddesindeki hak yoksunluklarının infaz aşamasında kendiliğinden dikkate alınması ve uygulanması mümkündür. Kanun maddeleri: TCK’nın 207/1, 62/1, 53/1, 58. maddeleri; TCK’nın 268/1 maddesi delaleti ile 267/1, 269/2, 62/1 maddeleri; 5237 TCK'nın 58. maddesi.
16. Ceza Dairesi         2016/5778 E.  ,  2016/6586 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Özel belgede sahtecilik, Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    Hüküm : 1-TCK’nın 207/1, 62/1, 53/1, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet,
    2-TCK’nın 268/1 maddesi delaleti ile 267/1, 269/2, 62/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükümde TCK’nın 58/6 maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verildiği halde aynı Kanunun 58/7. bendi gereğince cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi kazanılmış hak oluşturmayacağı cihetle infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görüldüğünden;
    Başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükümde ise sanığın gerçek kimliğinin 19.09.2010 tarihli tutanak içeriğine göre fotoğraf ve parmak izi incelemesi neticesinde ortaya çıkması karşısında, hakkında TCK"nın 269/2. maddesi uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini ve 5237 TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanmaması hususları aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, gerekçeli karar başlığında suç adının "Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" yerine "İftira" olarak yazılması, suç tarihlerinin ise “04.05.2010 ve 19.09.2010” tarihleri yerine “06.07.2010” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hataları olarak kabul edilmiş, TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olması itibariyle, kararda belirtilmemiş olsa dahi, infaz aşamasında kendiliğinden dikkate alınması ve uygulanması mümkün görülmüştür.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 01.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara