Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/4531 Esas 2016/6459 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4531
Karar No: 2016/6459
Karar Tarihi: 01.12.2016

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/4531 Esas 2016/6459 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2016/4531 E.  ,  2016/6459 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması, Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak
    Hüküm : TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle 267/1, 269/3-a, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    TCK"nın 191. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıca madde bulundurmak suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 20.03.2012 tarih ve 2011/785-2012/101 sayılı kararında açıklandığı üzere; “kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma” suçundan dolayı, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, sözü edilen fıkraya 6217 sayılı Kanunla eklenen cümlenin yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihinden önce ya da sonra verilip verilmediğine bakılmaksızın, temyiz değil itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili olarak gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
    2-Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde ise;
    Etkin pişmanlık göstermeyen sanık hakkında, takdir edilen cezadan TCK"nın 269/3-a maddesi gereğince indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
    a-TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu,
    b-Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümdeki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi ve tekerrür hükümlerinin uygulamasına ilişkin kısmın karardan çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara