İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3505 Esas 2016/6407 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3505
Karar No: 2016/6407
Karar Tarihi: 23.11.2016

İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3505 Esas 2016/6407 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, katılanı yaralama suçuna azmettirdiğini iddia etmiş ve bunu iftira suçu kapsamında tescil ettirmeye çalışmıştır. Ancak buna ilişkin olarak yapılan incelemeler sonucunda, sanığın iftira suçu işlemediği gerekçesiyle beraat ettirilmesi yerine, mahkum edilmesine karar verilmiştir. Mahkeme ayrıca, sanığın cezasının adli para cezasına çevrilmesi ve TCK'nın 52/2-4. maddelerinin uygulanması gerektiğini belirtmiştir.
Kanun maddeleri:
-TCK'nın 267/1 maddesi (iftira suçu)
-TCK'nın 50/1-a maddesi (kasıtlı suç işleme)
-TCK'nın 52/2-4 maddeleri (hüküm açıklanmasının geri bırakılması)
16. Ceza Dairesi         2016/3505 E.  ,  2016/6407 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : İftira
    Hüküm : TCK"nın 267/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet.

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği; sanığın, katılanın kendisini yaralama suçuna azmettirdiğini söylediği somut olaya ilişkin olarak Ilgın Asliye Ceza Mahkemesi 2005/83 E. 2007/137 K. sayılı dosyasında mağdur sıfatıyla yer aldığı, katılan hakkında sarf ettiği sözlerin maddi vakıalara dayandığı ve Anayasal şikayet hakkını kullanma niteliğinde bulunduğu tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, yasal unsurları itibariyle oluşmayan iftira suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2-Uygulamaya göre de;
    a)Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın denetim süresi içinde işleyerek mahkum olduğu kasıtlı suç nedeniyle CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanan hükümdeki cezanın, aynı fıkranın ikinci cümlesi uyarınca cezanın kısmen infazı, ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vermenin ancak denetimli serbestlik tedbirine ilişkin olarak kendisine yüklenen yükümlülüklerini yerine getiremeyen sanıklar yönünden mümkün bulunduğu gözetilmeden, sanığın cezasının 50/1-a gereğince adli para cezasına çevrilmesi ve TCK"nın 52/2-4. madde hükümlerinin uygulanması,
    b)Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 23.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara