Esas No: 2021/18417
Karar No: 2022/14212
Karar Tarihi: 20.10.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/18417 Esas 2022/14212 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/18417 E. , 2022/14212 K.Özet:
Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçu ve konut dokunulmazlığının ihlali suçuyla ilgili dava açılmıştır. Sanığın konut dokunulmazlığının ihlali suçuyla ilgili temyiz istemi, hapis cezasının miktarı ve türü göz önüne alındığında mümkün olmadığı için reddedilmiştir. Sanığın nitelikli hırsızlık suçuyla ilgili temyiz istemi ise, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-h maddesi uyarınca mahkumiyet kararı verilmesine rağmen, suçun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak zorunlu müdafi atanması gerektiği gözetilmeden yargılamaya devam edildiği için hak ihlali olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Kararda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 286/2-b, 288, 294, 298, 301, 302/2 ve 304/2-a maddeleri ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-h ve 143 maddeleri ele alınmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : İlk derece hükmünün kaldırılması suretiyle mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçuna yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmolunan cezanın miktarı ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-b maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını arttırmayan bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanığın temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Sanık hakkında nitelikli hırsızlık suçuna yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır'', aynı Kanun’un 294. maddesinin ''temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir'' ve aynı Kanun’un 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesi uyarınca açılan davada ilk derece mahkemesince sanığa CMK’nun 226.maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınması suretiyle hakkında TCK’nın 142/2-h, 143.maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verildiği hükmün sanık tarafından istinaf edilmesi üzerine de Bölge Adliye Mahkemesince duruşma açılarak ... şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmış ise de 28.06.2014 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 62. maddesi ile değişik TCK'nın 142/2-h ve 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e-h maddelerine aykırı davranılması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün öncelikle bu nedenle CMK'nın
302/2. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, CMK’nın 304/2-a maddesi gereğince dosyanın gereğinin ifası için ... Bölge Adliye Mahkemesi 7.Ceza Dairesine gönderilmesine, 20/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.