İftira - Yalan tanıklık - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/6257 Esas 2016/6363 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6257
Karar No: 2016/6363
Karar Tarihi: 30.11.2016

İftira - Yalan tanıklık - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/6257 Esas 2016/6363 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın iftira ve yalan tanıklık suçlarından mahkum edildiği belirtilmektedir. Mağduru olmayan katılanların iftira ve yalan tanıklık suçundan davaya katılma hakkı olmadığı, dolayısıyla bu konudaki temyiz taleplerinin reddedildiği ifade edilmektedir. Kararda ayrıca, TCK'nın 267/1, 269/2, 50/1-a, 52 ve 52/4. maddeleri uyarınca sanığın iftira suçundan mahkumiyet aldığı, yalan tanıklık suçundan ise TCK'nın 274/1. maddesi uyarınca ceza verilmediği belirtilmektedir. Yasa dışı durumların önlenmesi amacıyla adli para cezalarında seçenek yaptırım uygulanabileceği, cezaların yerine getirilmemesi halinde resen uygulama yapılabileceği kanun maddeleriyle açıklanmaktadır. Kararın sonuç bölümünde, yapılan yargılamaya ve toplanan delillere uygun olarak, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddedildiği ve hükümlerin onandığı belirtilmektedir.
16. Ceza Dairesi         2016/6257 E.  ,  2016/6363 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : İftira, Yalan tanıklık
    Hüküm : 1-İftira suçundan; TCK"nın 267/1, 269/2, 50/1-a, 52,
    52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
    2-Yalan tanıklık suçundan; TCK"nın 274/1. maddesi
    uyarınca ceza tertibine yer olmadığına


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık hakkında iftira ve yalan tanıklık suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    1-Bu suçların mağduru olmayan katılanlar vekilinin iftira ve yalan tanıklık suçundan davaya katılma hakkı bulunmadığı, katılma kararı hukuki değerden yoksun olduğundan temyiz taleplerinin REDDİNE,
    2-Sanık müdafiinin temyiz itirazlarına yönelik;
    Seçenek yaptırım olan adli para cezaları ve doğrudan hükmedilen adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceğinden, hüküm fıkrasındaki TCK"nın 52/4. maddesi gereğince yapılan ihtarat sonuca etkili görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 30.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara