Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Hükümlü veya tutuklunun kaçması
Hüküm : 5275 sayılı Kanunun 105/A-8. maddesi delaletiyle TCK"nın 292/1, 62/1, 53/1, 58/6-7. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-İddianamenin tetkikinde sanığın eyleminin denetim planına uymadığı şeklinde belirtilmesine rağmen ... İnfaz Hakimliğinin UYAP sisteminden temin edilen 10.05.2013 gün ve 2013/71 E. - 72 K. sayılı, "sanığın cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının infazı için kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine" dair kararında; sanık hakkında bina dahilinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçundan soruşturma yürütülmesi sebebi ile kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verildiğinin belirtilmesi karşısında, sanığın ne şekilde denetim yükümlülüğünü ihlal ettiğinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde tespiti ile infaz dosyasının aslının veya onaylı suretinin Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde dosya içine alınması ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesinin 7. fıkrasının (b) ve (c) bentlerinin, hükümden önce 09.01.2014 tarihli ve 28877 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 26.12.2013 tarih ve 2013/133 esas, 2013/169 sayılı kararı ile iptal edildiği de nazara alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a)Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 12.05.2013 yerine 10.05.2013 olarak yazılması,
b)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmesi lüzumu,
c)TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümleri uygulanırken tekerrüre esas olan ilamda yer alan en ağır cezanın belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken hapis cezasının yanında hükmolunan adli para cezasının da belirtilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 22.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.