Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/6492 Esas 2020/8155 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6492
Karar No: 2020/8155
Karar Tarihi: 10.12.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/6492 Esas 2020/8155 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/6492 E.  ,  2020/8155 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacılar vekili, vekil edenlerinin paylı maliklerinden oldukları 913 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın 1. kat 6 no’lu bağımsız bölümünde, davalıların müvekkillerinin rıza dışında oturduklarını açıklayarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere dava tarihinden itibaren geriye doğru yedi yıllık süre için 10.000,00 TL ecrimisilin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, yargılamanın devamı sırasında sunduğu dilekçesi ile ecrimisil talep miktarını artırarak 25.584,50 TL’ye çıkarmıştır.
    Davalılar vekili süresi cevap dilekçesinde, ecrimisil alacağı taleplerinin 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davalıların dava konuşu taşınmazda tüm maliklerin rızası ile oturduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece , “Dava dilekçesi, yazı cevapları, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu 913 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 6 nolu bağımsız bölümün 2/16 hissesi ..., 8/26 hissesi Hilmi Erim, 8/26 hissesi ..., 8/26 hissesi ... adlarına kayıtlı iken Gaziosmanpaşa 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2009/564 Esas 2010/1447 Karar sayılı kararı ile taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verildiği, verilen karar sonucunda taşınmazın, 1/2"şer hisseli olarak yargılama sırasında 19.11.2013 tarihinde davalılar ... ve ... adlarına tescil edildiği, taraflar, dava tarihi itibari ile, dava konusu 6 nolu bağımsız bölümde paydaş olup, paydaş aleyhine ecrimisil davası açılabilmesi için, intifadan men şartının gerçekleşmesi gerekmekte ise de, kiraya verilerek gelir elde edilen yerler ile ilgili ecrimisil talep edilebilmesi için, intifadan men şartının gerekli olmadığı, kiraya verilerek gelir elde etme unsurunun, intifadan men şartının istisnaları arasında yer aldığı, dava konusu dairenin de, niteliği itibari ile kiraya verilerek gelir elde edilebilecek yerlerden olduğu anlaşıldığından, intifadan men şartının aranmayacağı, ibraz edilen bilirkişi raporları ile, davacı tarafça talep edilebilecek ecrimisil miktarının tespit edildiği, raporlarda, dava konusu daire için, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için toplam 31.676,00 TL ecrimisil istenilebileceği, davacıların taşınmazdaki hisselerine göre dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için toplam 25.584,50 TL ecrimisil talep edileceği belirtilmesine rağmen, her bir davacının talep edebileceği ecrimisil miktarı hesaplanırken, toplam ecrimisil bedeli (31.676,00 TL) üzerinden değil, davacı tarafça toplam talep edilebilecek 25.584,50 TL bedel üzerinden davacıların hisseleri oranında hesap yapılarak hata yapıldığı görülmekle, (..."in 2/26 payı için 31.676,00 TL x 2/26 = 2.436,61 TL, ..."in 8/26 payı için 31.676,00 TL x 8/26 = 9.746,46 TL, ..."nin 8/26 payı için 31.676,00 TL x 8/26 = 9.746,46 TL, ...""in 3/26 payı için 31.676,00 TL x 3/26 = 3.654,92 TL olmak üzere toplam 25.584,50 TL) bu husus mahkememizce düzeltilmiş, davanın kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki açıklamalar ile belirtilen gerekçeyle, davanın kabulüne, davacı ... için 2.436,61 TL, davacı ... için 9.746,46 TL, davacı ... için 9.746,46 TL, davacı ... için 3.654,92 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine, karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ecrimisil isteklidir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar vekilinin yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2. İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
    Somut olayda, davacı taraf 21.02.2004–21.02.2011 tarihleri arası süre için davalılardan ecrimisil talebinde bulunmuş, davalı taraf ise cevap dilekçesinde ecrimisil alacaklarının 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu savunmasında bulunmuştur. Mahkemece, hesap bilirkişisine dava tarihinden 5 yıl öncesi ve ecrimisil başlangıç tarihi olan 21.02.2006 tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın getirebileceği ecrimisil bedeli tespit ettirilerek sonraki yıllar için ÜFE artış oranında artış yapılması suretiyle ecrimisil bedelinin belirlenmesi gerekirken, tersinden ve önce dava tarihindeki ecrimisil bedeli belirlenip sonra da geriye doğru her dönem başlangıcında aylık ecrimisil bedelinde eksiltme yapılarak ecrimisilin bu suretle tespitini içeren bilirkişi raporunun hükme esas alınarak karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Davalılar vekilinin yukarıda hükmedilen ecrimisil bedeline yönelik temyiz itirazları (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, taraflarca HUMK"un 440/1 maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara