16. Ceza Dairesi 2016/1115 E. , 2016/5375 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme
Hüküm : TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tayin olunan cezanın süresi itibariyle şartları oluşmadığından, sanık müdafilerinin duruşma isteminin CMUK"nın 318. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanık hakkında 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından verilen kovuşturmanın ertelenmesine dair kararlara ilişkin itirazın merciince karara bağlandığı belirlenerek yapılan incelemede,
06.12.2009 tarihli eylemin iddianamedeki anlatım biçimine göre, 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinde düzenlenen kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşlerini düzenleyen veya yönetenlerin hareketlerine katılma suçunu oluşturduğu, bu suçun 6459 sayılı Kanun ile değişik 3713 sayılı Kanunun 7/4. maddesinde yazılı suçlardan olması nedeniyle terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan ceza verilemeyeceği, ancak;
09.10.2009 tarihli eylem yönünden ise, toplantı ve gösteri yürüyüşü sırasında güvenlik güçlerince yapılan ihtar yanında zor kullanmaya rağmen dağılmamakta ısrar edilmesi halinde, eylem 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesi uyarınca suç teşkil edeceği cihetle, sanığın savunması da nazara alınarak, olay görüntülerinde güvenlik güçlerinin ihtarından sonra yasadışı slogan atan ve pankart taşıyan grubun önünde yürüdüğü tespit edilen sanığın, kolluk görevlilerinin müdahalesine rağmen dağılmamakta ısrar eden grup içinde yer alıp almadığının, olay tutanağında imzası bulunan tutanak mümzilerinin mahkeme huzurunda tanık sıfatıyla dinlenmesi suretiyle tespit edildikten sonra sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 02.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.