Esas No: 2015/6435
Karar No: 2016/4635
Karar Tarihi: 01.07.2016
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/6435 Esas 2016/4635 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
TALEP:
Muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan sanık ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 289/1-1. cümle, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis ve 100,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 51 ve 51/2. maddesi gereğince mahcuzların değeri olan 500.00 Türk Lirasını tanzim etmesi halinde hapis cezanın ertelenmesine dair... Sulh Ceza Mahkemesinin 09.09.2009 tarihli ve 2009/326 E. 2009/725 K. sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, kendisine muhafazası için bırakılan malları satış yerine getirmeyerek atılı suçu işlediği belirtilen sanığın, iş yerinden izin alamadığı için hazır edemediğini beyan ettiği, yedieminlik kurumunun yediemine yalnızca kendisine teslim edilen hacizli malı saklama ve iade etme yükümlülüğü yüklediği, yedieminin satış yerine götürme yükümlülüğünün bulunmadığı, sırf hacizli malın satış yerine götürülmemesinin suçun maddi öğesini oluşturmadığı ve atılı suçun yasal unsurlarının oluşmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 07.08.2015 tarih ve 94660652-105-22-5851-2015-16173/52057 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.09.2015 tarih ve 2015/292476 sayılı tebliğnamesi ile bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
I) Olay:
Haczedilen malların kendisine yediemin olarak teslim edilmesine rağmen, hacizli malları satış yerinde hazır etmeyerek atılı muhafaza görevini kötüye kullanma suçunu işlediği gerekçesiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 289/1-1. cümle, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis ve 100,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 51 ve 51/2. maddesi gereğince mahcuzların değeri olan 500.00 Türk Lirasını tanzim etmesi halinde hapis cezanın ertelenmesine dair karar ile cezalandırılmasına karar verilmiş ve karar temyiz edilmeden kesinleşmiştir.
II) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
Dosya kapsamına göre, yedieminlik kurumunun yediemine yalnızca kendisine teslim edilen hacizli malı saklama ve iade etme yükümlülüğü yüklediği, yedieminin satış yerine götürme yükümlülüğünün bulunmadığı, sırf hacizli malın satış yerine götürülmemesinin suçun maddi öğesini oluşturmadığı ve atılı suçun yasal unsurlarının oluşmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde isabet bulunmadığına ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
TCK"nın 289. maddesinde, “(1) Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle elkonulmuş olan mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Kişinin bu malın sahibi olması hâlinde, verilecek ceza yarı oranında indirilir.
(2) Birinci fıkrada tanımlanan suçun konusunu oluşturan eşyayı kovuşturma başlamadan önce geri veren veya bunun mümkün olmaması hâlinde bedelin ödeyen kişi hakkında verilecek cezaların beşte dördü indirilir.
(3) Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle elkonulmuş olan malın dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle kaybolmasına veya bozulmasına neden olan kişi, adlî para cezası ile cezalandırılır.
(4) Bir suça ilişkin soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyayı amacı dışında kullanan kimse, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” hükmü düzenlenmiştir.
Muhafaza görevini kötüye kullanma suçunda failin muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle elkonulmuş malı teslim amacına uygun olarak muhafaza ve istenildiğinde iade yükümlülüğünün bulunması cezalandırılabilecek tipe uygun hukuka aykırı bir eylem olması gerekçesi karşısında,
Dosya kapsamına göre, kendisine muhafazası için bırakılan malları satış yerinde hazır etmeyerek atılı suçu işlediği yönünde hüküm kurulan sanığın eyleminin atılı suçun yasal unsurlarını oluşturmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
IV) Sonuç ve karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, ... Sulh Ceza Mahkemesinin 09.09.2009 tarihli ve 2009/326 E. 2009/725 K. sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün iptali ile hukuka aykırılığın CMK"nın 309/4-d maddesine istinaden düzeltilmesi mümkün görüldüğünden;
Sanığın muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince BERAATİNE, dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.07.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.