Esas No: 2015/7114
Karar No: 2016/4517
Karar Tarihi: 28.06.2016
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7114 Esas 2016/4517 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Yalan tanıklık suçundan sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 272/2. ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.03.2015 tarihli ve 2014/138 esas, 2015/123 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.04.2015 tarihli ve 2015/340 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre; 25.07.2010 tarihli ve 27652 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 7. maddesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesinin 6. fıkrasına son cümle olarak eklenen"" Sanığın kabul etmemesi halinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez"" şeklindeki düzenleme karşısında, sanık ..."ya, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini kabul edip etmediği sorulmadığı nazara alındığında, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 12.08.2015 gün ve 94660652-105-20-7996-2015-16586/53061 sayılı yazılı istemlerine dayanılarak anılan kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.09.2015 gün ve 2015/294138 sayılı tebliğnamesiyle bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I ) Olay :
... Cumhuriyet Başsavcılığının 18.02.2014 tarihli iddianamesi ile; Müşteki... şüpheliler... ve..."ün adına sahte senet düzenledikleri iddiasıyla şikayetçi olduğu, tanık olarak dinlenen ..."nın ise dosyada tanık olarak dinlendiği ve söz konusu senetlerin müşteki tarafından imzalandığını gördüğünü beyan etmesi şeklindeki eyleminin yalan tanıklık suçunu oluşturduğu iddasıyla, TCK"nın 272/1, 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.03.2015 tarih ve 2014/138 Esas,
2015/123 Karar sayılı hükmü ile; yalan tanıklık suçundan TCK"nın 272/1, 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve anılan karara karşı sanık tarafından 20.03.2013 tarihinde itiraz edilmiş, ... 3. Ağır Ceza Mahkemesince 16.04.2015 tarih ve 2015/340 değişik iş sayılı kararı ile itirazı redderek karar kesinleşmiştir.
Kanun yararına bozma istemli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı yazısının değerlendirilmesinde;
II ) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının sanık tarafından kabul edilip edilmemesi gerektiğine ilişkindir.
III ) Hukuksal Değerlendirme :
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesinin 6. fıkrasında ""Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. (Ek cümle: 22/07/2010-6008 S.K/7. md.) Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez."" denilmiştir.
Bu bağlamda somut olay değerlendirildiğinde; Sanık hakkında uygulanma ihtimali olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükmünün uygulanabilmesi için 6008 sayılı yasa ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 6. fıkrasında sayılan şartların hepsinin yerine getirilmesi gerektiği anlaşıldığından ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.03.2015 tarih ve 2014/138 Esas, 2015/123 Karar sayılı kararına yapılan itiraz sonucu ... 3. Ağır Ceza Mahkemesince 16.04.2015 tarih ve 2015/340 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmesi uygun görülmüştür.
IV ) Sonuç ve karar :
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.04.2015 tarih ve 2015/340 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.