Esas No: 2016/394
Karar No: 2016/4484
Karar Tarihi: 22.06.2016
Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/394 Esas 2016/4484 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Cumhurbaşkanına hakaret
Hüküm : TCK"nın 299/1-2, 53, 63. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre sanık hakkında temel ceza tayin edilirken alt sınırdan ayrılınması yerinde ise de; Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle fazla ceza tayini,
2-TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, üye ..."ın kararın onanması gerektiği yönündeki karşı oyu ile 22.06.2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Olay günü Cumhurbaşkanına kaba sövme niteliğindeki sinkaflı sözlerle ağır hakaretlerde bulunmak suretiyle TCK 299/1 maddesi kapsamındaki suçu işlediği mahkemece sabit görülerek, TCK 61. maddesi uyarınca “suç konusunun değer ve önemi sanığın kastının yoğunluğu dikkate alınarak” takdiren alt sınırdan ayrılmak suretiyle sanığın cezalandırılmasına karar verdiği, Mahkeme, alt sınırdan ayrılmakla birlikte cezanın üst sınırına da yaklaşılmadan hapis cezasını belirlediği ve heyetmizce de mahkemenin alt sınırdan ayrılma gerekçesini yerinde ve hukuka uygun görüldükten sonra belirlenen hapis cezasının fazlalığı gerekçesiyle bozma kararı verdiği bu durumun yerel mahkemenin takdir hakkını kullanmasına müdahale olduğu, bu şekildeki bir müdahalenin ancak yerel mahkeme hakiminin takdir hakkını kullanmasında yasal olmayan gerekçeyle ve keyfi davranış göstermesi durumunda mümkün olabileceği, dosya kapsamından mahkeme hakiminin alt sınırdan ayrılırken takdir hakkını kullanmada keyfi davrandığına dair bir durumunda tespit edilemediği bu nedenle mahkemenin ceza vermede alt sınırdan ayrılmak şeklindeki takdir hakkına bu şekilde müdahalenin hukuka ve temyiz mantığına uygun olmadığı düşüncesiyle usul ve yasaya uygun mahkeme kararının onanması gerektiğinden sayın çoğunluğun bozma yönündeki kararına iştirak etmiyorum. 22.06.2016