Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/399 Esas 2021/5029 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/399
Karar No: 2021/5029
Karar Tarihi: 21.06.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/399 Esas 2021/5029 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Alanya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gördüğü davada nitelikli yağma suçundan tutuklanan davacının, 213 gün tutuklu kaldığı ve beraatine hükmedildiği belirtiliyor. Davacının açtığı tazminat davasında yerel mahkeme tarafından 4.032,08 TL maddi, 9.600,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödeneceği hükmedilmiştir. Ancak, temyiz eden davalı vekilinin itirazlarına karşın, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmedilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Hüküm fıkrasında yer alan “haksız gözaltına alma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte” ibaresi hükümden çıkarılmıştır. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleri.
12. Ceza Dairesi         2020/399 E.  ,  2021/5029 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 4.032,08 TL maddi, 9.600,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Tazminat talebinin dayanağı olan Alanya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/72 Esas – 2014/182 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının nitelikli yağma suçundan 12.10.2009-13.05.2010 tarihleri arasında 213 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 09.09.2014 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 4.032,08 TL maddi, 9.600,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup,
    Gerekçeli karar başlığında, ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olan dava türünün ""Yakalama veya tutuklama sonrası KYO veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat"" olarak yazılması ve ""29.12.2014"" olan dava tarihinin yazılmaması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Davacının dava dilekçesinde talep ettiği tazminat miktarlarına faiz talebinde bulunmamasına rağmen hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarına gözaltına alınma tarihinden itibaren faize hükmolunması,
    Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “haksız gözaltına alma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte” ibaresinin hükümden çıkarılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara