Esas No: 2015/7650
Karar No: 2016/4412
Cumhurbaşkanına hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7650 Esas 2016/4412 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Cumhurbaşkanına hakaret
Hüküm : TCK"nın 299/1-2, 43, 62, 58, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın hem polis otosuna bineceği sırada, hem de polis merkezinde hakaret ettiğinin bildirilmiş olması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak olunmamış;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22.06.2016 tarihinde üye ..."un hükmün bozulması gerektiği yönündeki karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
Hakaret oluşturan söz veya hareketin araya fasıla girmeden peş peşe söylenmesi veya çok az zaman geçtikten hemen sonra tekrar söylenmesi halinde eylem tek fiil ve tek suç kabul edilecektir. Bu şekilde gerçekleşen eylem zincirleme suç oluşturmaz ancak, aynı fiille birden çok kişiye hakaret edilmesi halinde TCK"nın 43/2. maddesinde düzenlenen aynı neviden fikri içtima hükümlerinin uygulanmasını gerektirir.
Somut olayda sanığın, Cumhurbaşkanına gerek yakalandığı yerde, gerekse polis merkezine getirildikten sonra hakaret etmesi nedeniyle TCK"nın 43/1 maddesinin uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmamakta ise de;
Sanığın kolluk güçlerince yakalandığı cadde üzerinde peş peşe “Cumhurbaşkanına, Başbakana ve olay yerindeki görevlilere sövmek” şeklindeki hareketlerinin tek bir hakaret fiilini oluşturduğu ancak, tek bir fiille birden fazla kişiye karşı aynı neviden suçun işlenmesi nedeniyle TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerekmesi karşısında, sanık hakkında diğer kamu görevlilerine karşı hakaret suçundan açılan dava dosyasının derdest olması halinde birleştirilmesi, söz konusu dosyadan karar verilmiş ve kesinleşmiş olması halinde ise onaylı örnekleri getirtilip incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumu tayin ve takdir edilmesi gerektiğini gözetilmemesi,
Gerekçeleriyle hükmün bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun onama yönündeki görüşüne katılmıyorum.