Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/2445 Esas 2022/15409 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/2445
Karar No: 2022/15409
Karar Tarihi: 08.11.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/2445 Esas 2022/15409 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Ceza 6. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilmiş ve Yargıtay 13. Ceza Dairesi tarafından onanmıştır. Ancak, uzlaşma hükümlerinde yapılan değişiklik nedeniyle lehe hükümlerin uygulanması talebinin reddine karar verilmiştir. İtirazlar sonucunda dosya 39. Ağır Ceza Mahkemesine gitmiş, ancak daha önce aynı talep için karar verildiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Daha sonra 6. Asliye Ceza Mahkemesi suçun uzlaştırma kapsamında bulunduğunu saptayarak dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanığın üzerine atılı işleri birden fazla kişiyle birlikte işlediği anlaşıldığı için uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağına dikkat çeksede, 40. Ağır Ceza Mahkemesi itirazı kabul etmiştir. TCK'nın 116/4 ve 119/1-c maddelerinde düzenlenen işyeri dokunulmazlığının ihlali suçu, suç tarihi de dahil olmak üzere uzlaştırma kapsamında bulunmamaktadır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarihli ve 2012/1142 esas 2013/17 kararına göre, TCK'nın 119. maddesi kapsamındaki konut/işyeri dokunulmazlığını bozma suçu, CMK'nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında olduğundan, ceza sanık lehine olan kanun uygulanarak verilmelidir.
6. Ceza Dairesi         2022/2445 E.  ,  2022/15409 K.

    "İçtihat Metni"



    İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan sanık ...'nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/4 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/07/2009 tarihli ve 2009/216 esas, 2009/660 sayılı kararının, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 23/09/2013 tarihli ve 2012/13283 esas, 2013/25753 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlünün 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesiyle uzlaşma hükümlerinde yapılan değişiklik nedeniyle lehe hükümlerin uygulanması talebinin reddine ilişkin ... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/02/2021 tarihli ve 2009/216 esas, 2009/660 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair ... 39. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/03/2021 tarihli ve 2021/131 değişik iş sayılı sonrasında, hükümlünün aynı içerikli talebi konusunda daha önce karar verildiğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair ... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/06/2021 tarihli ve 2009/216 esas, 2009/660 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile suç tarihi itibariyle atılı suçun uzlaştırma kapsamında bulunduğu ve dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiğinden bahisle anılan kararın kaldırılmasına ilişkin ... 40. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/07/2021 tarihli ve 2021/448 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı'nın 26/10/2021 gün ve 94660652-105-34-18498-2021-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 07/12/2021 gün ve 2021/133090 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,

    MEZKUR İHBARNAMEDE;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30/10/2007 tarihli ve 2007/4-200 esas, 2007/219 karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere, uzlaştırma kurumu her ne kadar 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253 ve 254. maddelerinde hüküm altına alınarak usul hukuku kurumu olarak düzenlenmiş ise de, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi hukuka da ilişkin bulunması nedeniyle yürürlüğünden önceki olaylara uygulanabileceği, bu uygulamanın sadece görülmekte olan davalar bakımından geçerli olmayacağı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesindeki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." şeklindeki hüküm uyarınca kesinleşmiş kararlar bakımından da uzlaştırma hükümlerinin uygulanması gerektiği ancak 5271 sayılı Kanun'un 253/3. maddesinin 2. cümlesindeki “Uzlaşma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmesi hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklinde hüküm her ne kadar suç tarihi olan 05/03/2009 tarihinden sonra 26/06/2009 tarihinde anılan maddeye eklenmiş ise de,
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 12/12/2016 tarihli, 2015/11838 esas, 2016/16331 karar sayılı ilamında yer alan "Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakta ise de; hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde eylemin nitelikli hırsızlık suçuna dönüşeceği ve eylemi uzlaşma kapsamı dışına çıkaracağı gözetilip yüklenen suçu gece vakti işlediği anlaşılan sanık hakkında uzlaşma hükümleri uygulanamayacağı", şeklindeki açıklamalar da nazara alındığında, somut olayda sanığın üzerine atılı işyeri dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin yapılan temyiz incelemesi sırasında eylemin birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 119/1-c maddesi gereğince uygulama yapılamaması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmadığından ve sanığın bu hukuki hatadan faydalanamayacağı anlaşıldığından, 5237 sayılı Kanun’un 116/4 ve 119/1-c maddelerinde düzenlenen birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun suç tarihi de dahil olmak üzere uzlaştırma kapsamında bulunmadığı gözetilmeksizin, belirtilen gerekçeyle itirazın reddi yerine, ... şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Dairemizcede benimsenen, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarih ve 2012/1142 esas 2013/17 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, TCK'nın 119. maddesi kapsamındaki konut/işyeri dokunulmazlığını bozma suçu, CMK'nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunduğundan; 5237 sayılı TCK'nın 116/2-4 maddesi ile cezalandırılmasına karar verilen ve Yargıtay 13.(Kapatılan) Ceza Dairesinin 23.09.2013 tarih, 2012/13283 esas ve 2013/25753 sayılı kararı ile birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını ihlal eden sanık ... hakkında TCK'nın 119/1-c maddesinden artırım yapılmaması, aleyhe temyiz olmadığı için bozma nedeni yapılmamıştır.” şeklinde eleştiri bandı atılmak suretiyle cezası onanarak kesinleşen hükümlü hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hükmün uzlaşma kapsamında olmaması nedeniyle uzlaştırma yoluna gidilemeyeceği gözetilmeden, itirazın reddi yerine ... şekilde kabulüne karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, ... 40. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/07/2021 tarihli ve 2021/448 değişik iş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 08/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara