Esas No: 2015/1811
Karar No: 2016/4357
Karar Tarihi: 14.06.2016
Mala zarar verme - Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma - Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması - 2911 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/1811 Esas 2016/4357 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2015/1811 E. , 2016/4357 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Mala zarar verme, Silahlı terör örgütünün
propagandasını yapma, Tehlikeli maddelerin izinsiz
olarak bulundurulması, 2911 sayılı Kanuna muhalefet
Hüküm : 1-) Suça sürüklenen çocuk ...
hakkında;
a-) TCK"nın 152/1-a, 31/3. maddeleri uyarınca
mahkumiyet,
b-) 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 31/3.
maddeleri uyarınca mahkumiyet,
c -) 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 31/3.
maddeleri uyarınca mahkumiyet,
d-) TCK’nın 174/1-2, 31/3. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
e-) Facebook sayfasında terör örgütünün
propagandasını yapmak suçundan; 3713 sayılı
Kanunun 7/2, TCK’nın 43/1, 31/3. maddeleri
uyarınca mahkumiyet,
2-) Suça sürüklenen çocuk ...
hakkında;
a-) TCK"nın 152/1-a, 31/3. maddeleri uyarınca
mahkumiyet,
b-) 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 31/3.
maddeleri uyarınca mahkumiyet,
c-) 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 31/3.
maddeleri uyarınca mahkumiyet,
d-)Facebook sayfasında terör örgütünün
propagandasını yapmak suçundan; 3713 sayılı
Kanunun 7/2, TCK’nın 43/1, 31/3. maddeleri
uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Örgüte müzahir internet sitesinde yapılan çağrıya istinaden gerçekleştirilen ve silahlı terör örgütünün propagandasına dönüşen yasa dışı gösteri esnasında suça sürüklenen çocukların işledikleri iddia olunan tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması ve mala zarar verme suçlarının 2911 sayılı Kanunun 34/A maddesinde belirtilen suçlardan olmadığı gözetildiğinde TCK"nın 220/6 ve 314/3. maddeleri delaletiyle TCK"nın 314/2. maddesi uyarınca silahlı terör örgütü adına suç işleme suçundan zamanaşımı süresi içinde mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
I- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında 13.01.2011 tarihli silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması şeklinde işlenen silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçu için gereken saik de nazara alındığında 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemi olarak kabul edilemeyeceği; 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasına 6459 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle örgüt propagandası ile oluşacak tehlikeyi somutlaştırmak amacıyla getirilen unsurun aynı fıkranın (a) bendinde düzenlenen suç için öngörülmediği ve ayrıca 04.04.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 6638 sayılı Kanunla 3713 sayılı Kanunun 7/2-a maddesinde yapılan değişikliklerin de suça sürüklenen çocuğun açıkça aleyhine olduğu saptanarak yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme, 2911 sayılı Kanuna muhalefet, facebook sayfasından silahlı terör örgütünün propagandasını yapma, suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında 13.01.2011 tarihli silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
1- Suça sürüklenen çocuklar hakkında 2911 sayılı Kanuna muhalefet ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında facebook sayfasından silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından kurulan hükümler açısından;
Suça sürüklenen çocuklara yüklenen suçların tarihi ve işlenme yöntemleri ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezaların süresine göre, hükümden önce 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendiği ve bu nedenle suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan davalara ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümler açısından;
Hüküm tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 65. maddesiyle TCK"nın 152/1-a-son fıkrasındaki “altı” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirilmesi karşısında suça sürüklenen çocukların hukukî durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
3- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçundan kurulan hüküm açısından;
Suça sürüklenen çocuğa atılı TCK"nın 170. maddesinde düzenlenen genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun, mala zarar verme suçunun molotofla işlenmeyip taşla işlendiğinin mahkemece kabul edildiği gözetildiğinde söz konusu eylem nedeniyle maddi zararın meydana gelmemesi karşısında, ayrı bir suç oluşturacağının gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükmolunan 150 gün adli para cezası TCK"nın 52. maddesi uyarınca sonuç para cezası olarak tayini gerektiğinin düşünülmemesi,
4- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında facebook sayfasından silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve 13.01.2011 tarihli silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçları açısından;
Suça sürüklenen çocuğun 14.01.2011 tarihli inceleme tutanağı ile tespit olunan facebook sayfasından propaganda yapma eylemini, 13.01.2011 tarihli olay esnasındaki propaganda eylemiyle aynı saik altında gerçekleştirip gerçekleştirmediği tartışıldıktan sonra tek suç kabul edilmesi halinde TCK"nın 43. maddesi ile uygulama yapılması gerektiği ve atılı suçların tarihi itibarıyla da 6352 sayılı Kanunun geçici 1-b maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden iki ayrı suç olarak kabulü ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
5- Bozma nedenine göre; hükümden sonra 06.03.2014 tarih ve 28933 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6526 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 5235 sayılı Kanunun 12. maddesi ile 5395 sayılı Kanunun 26/2. maddesindeki düzenlemeler ve anılan Kanunun geçici 1/3. maddesinin görev ve usule ilişkin hükümlerin gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 14.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.