Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7113 Esas 2016/4289 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7113
Karar No: 2016/4289
Karar Tarihi: 23.06.2016

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7113 Esas 2016/4289 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/7113 E.  ,  2016/4289 K.

    "İçtihat Metni"

    TALEP:
    Hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan sanık ..."nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanunun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13.05.2014 tarihli ve 2014/6 esas, 2014/621 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre, denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezasını infaz etmekte olan hükümlünün denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına başlandıktan sonra 31.07.2013 tarihinde işlediği hırsızlık suçu nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A-7/c maddesi uyarınca hakkında kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verildiği, bahse konu kararın tebliğinden itibaren 2 gün içerisinde infaz kurumuna başvurmadığından bahisle aynı Kanunun 8. maddesi uyarınca hakkında atılı suçtan kamu davası açıldığı anlaşılmış ise de; 5275 sayılı Kanunun 105/A-7. maddesinin b ve c bentlerinin 09.01.2014 tarihinde yürürlüğe giren 26.12.2013 tarihli Anayasa Mahkemesinin kararı ile iptal edildiği, aynı maddenin denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, infaz hakimi tarafından, hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilir, şeklindeki son paragrafının ilk cümlesinin de 09.04.2014 tarihli Anayasa Mahkemesinin kararı ile iptal edildiği cihetle 5275 sayılı Kanunun 8. maddesinde yer alan "...kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesine rağmen iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına teslim olmayan hükümlüler hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292"nci ve 293"üncü maddelerinde yazılı hükümler uygulanır" hükmünün dayanağı kalmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar tesisinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 12.08.2015 gün ve 94660652-105-45-5545-2015-E.16559/53032 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.09.2015 tarih ve 2015/293108 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    I)Olay:
    a-)Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığının 23.12.2013 tarihli iddianamesi ile ... Cumhuriyet Başsavcılığı İlamat Bürosunun 01.11.2013 tarihli yazısında, şüpheli ..."nın Akhisar İnfaz Hakimliğinin 2013/504 esas 2013/512 karar sayılı kararı uyarınca kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verildiği, kararın 22.10.2013 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, ancak 2 gün içerisinde Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat etmeyerek üzerine atılı firar suçunu işlediği iddiasıyla 5275 sayılı Kanunun 105/A-8 maddesi delaletiyle TCK"nın 292/1, 53, 58. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı;
    b-)... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13.05.2014 tarihli ve 2014/63 esas, 2014/621 karar sayılı hükmü ile; hükümlü ..."nın hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan TCK"nın 292/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı,
    c-)Anılan hükmün hükümlü ..."nın mernis adresine 02.07.2014 tarihinde tebliğ edilerek temyiz edilmediğinden bahisle mahkemesince 10.07.2014 tarihinde kesinleştirildiği anlaşılmıştır.
    II)Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
    5275 sayılı Kanunun 105/A-7. maddesinin b ve c bentlerinin 09.01.2014 tarihinde yürürlüğe giren 26.12.2013 tarihli Anayasa Mahkemesinin kararı ile iptal edildiği, aynı maddenin denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, infaz hakimi tarafından, hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilir, şeklindeki son paragrafının ilk cümlesinin de 09.04.2014 tarihli Anayasa Mahkemesinin kararı ile iptal edildiği cihetle 5275 sayılı Kanunun 8. maddesinde yeralan "...kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesine rağmen iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına teslim olmayan hükümlüler hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292"nci ve 293"üncü maddelerinde yazılı hükümler uygulanır" hükmünün dayanağı kalmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar tesisinde isabet görülmediğine ilişkindir.
    III) Hukuksal Değerlendirme:
    TCK"nın 292. maddesinin 1. fıkrasında; "Tutukevinden, ceza infaz kurumundan veya gözetimi altında bulunduğu görevlilerin elinden kaçan tutuklu veya hükümlü hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur" şeklinde,
    5275 sayılı Kanunun Anayasa Mahkemesince iptal edilen 105/A-7. maddesinde;
    "a)İşlediği iddia olunan başka bir suçtan dolayı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 100"üncü maddesinde sayılan nedenlerle tutuklama kararı verilmesi,
    b)Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlanmasından önce işlediği iddia olunan ve cezasının üst sınırı yedi yıldan az olmayan bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturmaya devam edilmesi,
    c)Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla olan kasıtlı bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturma başlatılması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, infaz hâkimi tarafından, hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilir. Hükümlü hakkında soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı veya kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir." şeklinde, 5275 sayılı Kanunun 105/A-8. maddesinde; "Denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmesi gereken sürenin bitiminden itibaren iki gün geçmiş olmasına karşın müracaat etmeyenler ile kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesine rağmen iki gün içinde en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına teslim olmayan hükümlüler hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 292"nci ve 293"üncü maddelerinde yazılı hükümler uygulanır." şeklinde hükümlere yer verilmiştir.
    5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesinin 7. fıkrasının (b) ve (c) bendleri, hükümden önce Anayasa Mahkemesinin 09.01.2014 tarihli ve 28877 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 26.12.2013 tarih ve 2013/133 E. 2013/169 K. sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Ayrıca anılan fıkranın (a) bendi ile son paragrafındaki cümlelerin de Anayasa Mahkemesinin 23.05.2014 tarih ve 29008 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 09.04.2014 tarih ve 2014/14 E. 2014/77 K. sayılı kararı ile iptal edildiği anlaşılmıştır.
    İncelenen dosyada; hükümlü ..."nın hakkında ... İnfaz Hakimliğinin 2013/504 esas 2013/512 karar sayılı kararı uyarınca kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilip bu kararın kendisine 22.10.2013 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen 2 gün içerisinde Cumhuriyet Başsavcılığına müracaatta bulunmaması nedeniyle ... Cumhuriyet Başsavcılığının 23.12.2013 tarih ve 2013/7228 esas sayılı iddianamesi ile hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan kamu davası açıldığı, ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13.05.2014 tarihli ve 2014/63 esas, 2014/621 karar sayılı hükmü ile; hükümlü ..."nın TCK"nın 292/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdiği anlaşılmıştır.
    5275 sayılı Kanunun 105/A-7. maddesindeki a-b-c bentleri ile son paragrafındaki cümlelerin Anayasa Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararları ile iptal edilmesi üzerine hükümlü ..."nın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasının dayanağı olan hükümlerin yürürlükte olmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırılık teşkil ettiği anlaşıldığından ... 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13.05.2014 tarihli ve 2014/63 esas, 2014/621 karar sayılı kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmesi uygun görülmüş ve davanın esasını çözen cezanın kaldırılması veya azaltılması gereken hallerde CMK"nın 309/4-d bendi gereğince ilgili Dairece doğrudan karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
    IV)Sonuç ve karar:
    1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.09.2015 tarih ve 2015/293108 sayılı Kanun Yararına Bozma talebinin KABULÜNE,
    2-Hükümlü ... hakkındaki Akhisar 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13.05.2014 tarihli ve 2014/63 esas, 2014/621 karar sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    3-Bozma nedenine göre CMK"nın 309/4-d maddesi uyarınca uygulama yapılarak; hükümlü ..."nın BERAATİNE ve cezanın ÇEKTİRİLMEMESİNE,
    Dosyanın mahal mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Hemen Ara