Esas No: 2016/971
Karar No: 2016/4053
Karar Tarihi: 16.06.2016
Alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken araç kullanma - Suç uydurma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/971 Esas 2016/4053 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında \"alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altında araç kullanma\" suçundan mahkumiyet kararı verirken, \"suç uydurma\" suçundan kurulan hükümde ise hatalı değerlendirme yapıldığına karar verdi. Suç uydurma suçunun gerektirdiği şartların oluşmaması nedeniyle, sanığın iftira suçu ile suçlanması gerektiğine hükmedildi. Kanun maddeleri ise TCK'nın 179/3, 62, 50/1-a, 52 ve 271/1, 62, 50/1-a, 52 maddeleri olarak belirtildi.
16. Ceza Dairesi 2016/971 E. , 2016/4053 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken
araç kullanma, Suç uydurma
Hüküm : 1-TCK"nın 179/3, 62, 50/1-a, 52. maddeleri gereğince
mahkumiyet,
2-TCK"nın 271/1, 62, 50/1-a, 52. maddeleri gereğince
mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken araç kullanma yönünden kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceğinden, hüküm fıkrasında yapılan ihtarat sonuca etkili görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Suç uydurmak suçu yönünden kurulan hükme yönelik incelemede;
Suç uydurma suçunun oluşabilmesi için, işlenmediğini bildiği bir suçu yetkili mercilere işlenmiş gibi ihbar etmek ya da işlenmeyen bir suçun delil veya emarelerini soruşturma yapılmasını sağlayacak biçimde uydurmak gerektiği; somut olayda, suç tarihinde sanığın, nişanlısı olan tanık ...... plaka sayılı araçla kaçırıldığına yönelik ihbarının bulunması ve araç içerisindekilerin de kolaylıkla bulunabilir olması karşısında eyleminin atılı suç uydurma suçunu oluşturmayacağı gözetilerek, eyleminin iftira suçunu oluşturup oluşturmayacağının, sanığın saiki ile Anayasal şikayet hakkı da dikkate alınarak değerlendirilmesinden sonra hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerekirken hatalı değerlendirme ile suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son madde ve fıkrası uyarınca hükmolunan sonuç ceza yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 16.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.