Halkı kin ve düşmanlığa tahrik - Mala zarar verme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/1776 Esas 2016/3983 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1776
Karar No: 2016/3983
Karar Tarihi: 14.06.2016

Halkı kin ve düşmanlığa tahrik - Mala zarar verme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/1776 Esas 2016/3983 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kavga esnasında bir sanığın beraberindekilere, \"öldürün bu Kürtleri\" diyerek kin ve düşmanlık yaratmadığını belirterek beraat etmesine karar verdi. Ancak bazı sanıkların 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçundan cezalandırılması gerektiğine karar verdi. Kararın detayında şu kanun maddeleri belirtilmektedir: TCK'nın 62, 51, 63. maddeleri ve 2911 sayılı Kanunun 33/a, 28/1, ve 2. maddeleri.

 

 

16. Ceza Dairesi         2016/1776 E.  ,  2016/3983 K.

  •  


"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Halkı kin ve düşmanlığa tahrik, Mala zarar verme,
Görevi yaptırmamak için direnme, 2911 sayılı Kanuna
aykırılık
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında; 2911 sayılı Kanunun
33/a, TCK"nın 62, 51, 63. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
2-Sanık ... hakkında; 2911 sayılı Kanunun
28/1, TCK"nın 62, 51, 53, 63. maddeleri uyarınca
mahkumiyet,
3-Tüm sanıklar hakkında; halkı kin ve düşmanlığa
tahrik, mala zarar verme ve görevi yaptırmamak için
direnme suçlarından; Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Temyiz süresinin son günü olan 30.12.2012 tarihinin "Pazar" gününe isabet ettiği nazara alındığında, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin süresinde yapıldığı belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanıklar hakkında halkı kin ve düşmanlığa tahrik, mala zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan beraat hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde;
TCK"nın 216. maddesinde tanımlanan halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme suçunun oluşabilmesi için failin fiili, adet ve şahıs olarak muayyen olmayan toplum kesimi üzerinde kin ve nefret duygularının oluşumuna veya mevcut duyguların pekişmesine etkide bulunmalıdır.
Somut olayda, arkadaşının darp edilmesi üzerine karşı grupla aralarında başlayan kavga esnasında beraberindekilere, "öldürün bu Kürtleri" diyen sanık ..."in kastının ülkede yaşayan bir toplum kesimi olmayıp kavga halinde oldukları olay yerinde bulunan alet ve şahıs olarak muayyen bir gruba yönelik olduğu, böylelikle atılı suçu oluşturmayacağı anlaşılmakla, o yer Cumhuriyet savcısının temyizindeki görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, o yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında 2911 sayılı Kanuna aykırılı suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince,
2911 sayılı Kanunun 2. maddesinde gösteri yürüyüşünün, "belirli konular üzerinde halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu yaratmak suretiyle o konuyu benimsetmek için gerçek ve tüzel kişiler tarafından bu Kanun çerçevesinde düzenlenen yürüyüşler", olarak tanımlandığı anlaşılmakla, aralarında anlaşmazlık bulunan iki grup için kavga etmek için toplandığı olayda, sanıkların unsurları oluşmayan 2911 sayılı Kanuna aykırılı suçlarından beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi;
Kanuna aykırı, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 14.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









 

 

 

Hemen Ara