Esas No: 2016/2940
Karar No: 2016/3742
Karar Tarihi: 06.06.2016
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/2940 Esas 2016/3742 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
TALEP:
İftira suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 268. maddesi yollamasıyla 267/1, 269/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine dair ... 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.04.2011 tarihli ve 2008/169 esas, 2011/552 sayılı kararını müteakip, adı geçen sanığın denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlediğinden bahisle önceki hüküm açıklanarak 5237 sayılı Kanunun 268. maddesi yollamasıyla 267/1, 269/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 02.11.2015 tarihli ve 2015/420 esas, 2015/510 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, adı geçen sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinden bahisle önceki hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin 11.04.2011 olduğu ve denetim süresinin bu tarihten başlayacağı, yeni suç tarihinin ise 31.12.2010 olduğu, buna göre denetim süresi içinde işlenmiş bir suç bulunmadığı cihetle, denetim süresinin başlangıcından önce işlenmiş bir suç nedeni ile hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 25.01.2016 gün ve 94660652-105-34-14948-E.2005/7299 yazılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.03.2016 tarih ve 2016/38786 sayılı tebliğnamesi ile bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
I) Olay:
İftira suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 268. maddesi yollamasıyla 267/1, 269/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine dair ... 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.04.2011 tarihli ve 2008/169 esas, 2011/552 sayılı kararını müteakip, adı geçen sanığın denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlediğinden bahisle önceki hüküm açıklanarak 5237 sayılı Kanunun 268. maddesi yollamasıyla 267/1, 269/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile mahkumiyetine dair verilen karar temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.
II) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
Dosya kapsamına göre, adı geçen sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinden bahisle önceki hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin 11.04.2011 olduğu ve denetim süresinin bu tarihten başlayacağı, yeni suç tarihinin ise 31.12.2010 olduğu, buna göre denetim süresi içinde işlenmiş bir suç bulunmadığı cihetle, denetim süresinin başlangıcından önce işlenmiş bir suç nedeni ile hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceğine ilişkindir.
III) Hukuksal Değerlendirme:
CMK"nın 231/11. maddesinde, “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar.” hükmü düzenlenmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre; sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinden bahisle önceki hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin 11.04.2011 olduğu ve denetim süresinin bu tarihten başlayacağı, yeni suç tarihinin ise 31.12.2010 olduğu, buna göre denetim süresi içinde işlenmiş bir suç bulunmadığı cihetle, denetim süresinin başlangıcından önce işlenmiş bir suç nedeni ile hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında,
İsabet görülmediğinden anılan kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi uygun görülmüştür.
IV) Sonuç ve karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, ... 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.11.2015 tarih 2015/420 esas ve 2015/510 sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK"nın 309/4-a maddesi kapsamında bozma nedeni davanın esasını çözmeyen bir karara ilişkin olduğundan müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.