Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/1221 Esas 2015/3885 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1221
Karar No: 2015/3885
Karar Tarihi: 11.11.2015

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/1221 Esas 2015/3885 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/1221 E.  ,  2015/3885 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : KYB - 2014/410758


TALEP :
Terör örgütünün propagandasını yapmak ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa aykırı davranmak suçlarından sanık C.. A.."ın, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7/2, 2911 sayılı Kanunun 33/1, 32/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis, 5 ay hapis ve 5 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.09.2011 tarihli ve 2011/158 esas, 2011/200 sayılı kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07.03.2012 tarihli ve 2012/1266 esas, 2012/3085 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun geçici 1. maddesi gereğince infazın ertelenmesi talebi üzerine, terör örgütünün propagandasını yapmak suçundan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7/2 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkında 6352 sayılı Kanunun l/c maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, diğer suçlar açısından herhangi bir değişiklik yapılmadığından, karar verilmesine yer olmadığına dair Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2012 tarihli ve 2012/192 esas, 2012/178 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.12.2012 tarihli ve 2012/945 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendiğinde;
Dosya kapsamına göre, 6352 sayılı Kanunun geçici l/c maddesi uyarınca infazın ertelenmesi talebi üzerine mahkemesince duruşma açılmak suretiyle verilen 05.12.2012 tarihli ek kararın gerekçe kısmında, terör örgütünün propagandasını yapmak ve 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçlarının, 6352 sayılı Kanunun 1. maddesi kapsamında sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri ile işlenen suçlar olması sebebiyle infazın ertelenmesine karar verildiği halde, hüküm kısmında terör örgütünün propagandasını yapmak suçundan yeniden ceza hükmü kurularak, diğer suçlar yönünden ise herhangi bir değişiklik olmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi suretiyle, kararın gerekçesi ve hüküm kısmı arasında çelişki yaratıldığı cihetle, itirazın bu yönden kabul edilerek, 6352 sayılı Kanunun 1. maddesi kapsamında kalan suçlarla ilgili olarak, aynı maddenin l/c bendi
./..
uyarınca infazın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden bahisle, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15.12.2014 tarih ve 94660652-105-01-10657-2014-22399/74337 sayılı istemlerine dayanılarak anılan kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.12.2014 tarih ve 2014/410758 sayılı tebliğnamesiyle bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I ) OLAY:
a) Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 10.06.2011 tarihli iddianamesi ile; sanık C.. A.. hakkında; silahlı terör örgütü PKK"nın güdümünde olan internet sitelerinde yapılan eylem çağrıları üzerine, 21.04.2011 tarihinde gerçekleştirilen yasa dışı gösterilere katıldığı, terör örgütü lehine slogan atan, güvenlik güçlerine taşlı saldırıda bulunan grubun içerisinde yer aldığı, olay sırasında tanınmamak için yüzünü üst aramasında ele geçirilen kapüşon ile kapatarak kendisini gizlemeye çalıştığı, yapılan müdahale üzerine kovalamaca sonucu yakalandığı sırada güvenlik kuvvetlerine direnerek mukavemette bulunduğu, üzerinde ele geçen hafıza kartına yüklediği müzik parçası ile kırsal alanda silahlı faaliyet gösteren terör örgütü mensubu militanların fon olarak kullanıldığı eğitim görüntülerinin bulunduğu belirtilerek silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma, görevi yaptırmamak için direnme ve 2911 sayılı Kanunun 33/1 ve 33/2. maddesi delaletiyle 32/1. maddelerine muhalefet suçlarını işlediği iddiasına dayalı olarak Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
b) Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.09.2011 tarih ve 2011/158 Esas, 2011/200 Karar sayılı hükmü ile; sanığın terör örgütünün eylem çağrıları doğrultusunda düzenlenen gösteriye katıldığı, güvenlik güçlerine taş attığı ve kimliğini gizlemek amacıyla kapüşon kullandığı böylelikle silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma, görevi yaptırmamak için direnme ve 2911 sayılı Kanunun 33/1 ve 33/2. maddesi delaletiyle 32/1. maddelerine muhalefet suçlarını işlediği kabul edilerek anılan suçlardan ayrı ayrı mahkumiyetine karar verilmiştir.
c) Hükmün sanık müdafiinin temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 07.03.2012 tarih ve 2012/1266 Esas, 2012/3085 Karar sayılı ilamı ile; silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve 2911 sayılı Kanunun 33/1 ve 33/2. maddesi delaletiyle 32/1. maddelerine muhalefet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin onanmasına ve görevi yaptırmamak için direnme suçu yönünden ise düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
d) Hükümlü müdafiinin 06.07.2012 tarihli 6352 sayılı Kanunun uygulanması talebine ilişkin dilekçesi üzerine; Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2012 tarih ve 2012/192 Esas, 2012/178 karar sayılı ek kararı ile; “Sanığa isnad edilen 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinde düzenlenen propaganda ve 2911 sayılı Kanununa muhalef suçlarının sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri ile işlendiği, suç tarihinin ./..
31.12.2011 tarihinden önce olup cezanın üst sınırın erteleme kapsamında kaldığı,
erteleme şartlarının tamamının gerçekleştiği” gerekçesiyle silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından verilen cezaların infazının ertelenmesine karar verildiği gerekçesi yazılı olduğu; ancak hüküm kısmında;
Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan; TCK"nın 220/6. maddesi delaletiyle 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53/1, 58/9. maddeleri uyarınca neticeten 6 yıl 3 ay hapis cezası ile mahkumiyetine hakkında 6352 sayılı Kanunun 85. maddesi ile değişik TCK"nın 220/6. maddesinin 2. cümlesinin uygulanmasına yer olmadığına, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan; 5532 sayılı Kanun ile değişik 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 62, 53/1, 58/9. maddeleri uyarınca neticeten 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında 6352 sayılı Kanunun geçici 1/c maddesinin uygulanmasına yer olmadığına,
22.09.2011 tarih ve 2011/158 Esas, 2011/200 Karar sayılı hüküm ile sanığın mahkumiyetine karar verilen diğer suçlar açısından 6352 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
e) Hükümlü müdafiinin Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2012 tarih ve 2012/192 Esas, 2012/178 karar sayılı ek kararını temyiz etmesi üzerine anılan mahkemenin 29.11.2012 tarihli kararı ile temyiz talebinin reddine ve kararın itiraza tabi olduğundan dosyanın itirazı incelemek üzere Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.12.2012 tarih ve 2012/495 D.İş sayılı kararı ile de itirazın reddine karar verilmiştir.
f) Bu kez hükümlü müdafii Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 29.11.2012 tarihli temyiz isteminin reddi kararını temyiz etmiş ve Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 15.09.2014 tarih ve 2013/17331 Esas, 2014/9073 Karar sayılı kararı ile uyarlama yargılaması sonucunda verilen kararların infaza ilişkin olup itiraza tabi bulunduğu ve itiraz merciince de bu hususun karara bağlandığı gerekçesiyle temyiz incelemesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
II ) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
6352 sayılı Kanunun geçici l/c maddesi uyarınca infazın ertelenmesi talebi üzerine mahkemesince duruşma açılmak suretiyle verilen 05.12.2012 tarihli ek kararın gerekçe kısmında, terör örgütünün propagandasını yapmak ve 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçlarının, 6352 sayılı Kanunun 1. maddesi kapsamında sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri ile işlenen suçlar olması sebebiyle infazın ertelenmesine karar verildiği halde, hüküm kısmında terör örgütünün propagandasını yapmak suçundan yeniden ceza hükmü kurularak, diğer suçlar yönünden ise herhangi bir değişiklik olmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi suretiyle, kararın gerekçesi ve hüküm kısmı arasında çelişki yaratıldığı cihetle, itirazın bu yönden kabul edilerek, 6352 sayılı Kanunun 1. maddesi kapsamında kalan suçlarla ilgili olarak, aynı maddenin l/c bendi uyarınca infazın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğine ilişkindir.

./..

III ) Hukuksal Değerlendirme :
Hükümlü hakkında silahlı terör örgütüne üye olmaksızın örgüt adına suç işleme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından verilen kararların kanun yararına bozma yoluna konu edilmediği belirlenerek; silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçlarına ilişkin kararlarla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.07.2014 tarih ve 2013/9-386 Esas, 2014/353 Karar sayılı kararı ile “... düşünce ve kanaat açıklama yöntemi kapsamında görülen 2911 sayılı Kanuna muhalefet hallerinin;
a- 32. maddenin birinci fıkrasındaki dağılın ihtarına rağmen dağılmama,
b- 33. maddenin birinci fıkrasında belirtilen 23. maddenin (b) bendinde sayılan silahlarla katılma,
c- 33. maddenin birinci fıkrasında belirtilen 23. maddenin (b) bendinde sayılan ve zaten düşünce ve kanaat açıklama yöntemlerinden olan afiş, pankart, döviz, resim, sloganlarla katılma,
Şeklinde sayılması mümkündür. ” denilmiştir.
Öte yandan; sanığın yüzünü kapatmak suretiyle işlediği silahlı terör örgütünün propogandasını yapma suçu için gereken saikte nazara alındığında, 3713 sayılı Kanunun 7/2. fıkrasına 6459 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle örgüt propagandası ile oluşacak tehlikeyi somutlaştırmak amacıyla getirilen unsurun aynı fıkranın (a) bendinde düzenlenen suç için öngörülmediği ve 3713 sayılı Kanunun 7/2-a. maddesine uygun “Terör örgütünün propogandasına dönüştürülen gösteri yürüyüşünde kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması” eyleminin 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemi olarak kabul edilemeyeceği göz önüne alındığında;
İnceleme konusu somut olayda;
Hükümlü müdafiinin 06.07.2012 tarihli 6352 sayılı Kanunun uygulanması talebine ilişkin dilekçesi üzerine; Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2012 tarih ve 2012/192 Esas, 2012/178 karar sayılı ek kararı ile “ Sanığa isnad edilen 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinde düzenlenen propaganda ve 2911 sayılı Kanununa muhalef suçlarının sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri ile işlendiği, suç tarihinin 31.12.2011 tarihinden önce olup cezanın üst sınırın erteleme kapsamında kaldığı, erteleme şartlarının tamamının gerçekleştiği” gerekçesiyle silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından verilen cezaların infazının ertelenmesine karar verildiği gerekçesi yazılı olduğu halde anılan kararın hüküm kısmında; silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan mahkumiyetine ve hakkında 6352 sayılı Kanunun geçici 1/c maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, 22.09.2011 tarih ve 2011/158 Esas, 2011/200 Karar sayılı hüküm ile sanığın mahkumiyetine karar verilen diğer suçlardan olan 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından ise hakkında 6352 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle hükmün gerekçe ve hüküm kısımları arasında çelişki bulunduğu anlaşıldığından anılan kararın hüküm fıkrası ile ./..

gerekçe bölümündeki çelişki ve silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan yeniden mahkumiyetine karar verilmiş olması yönlerinden ve ayrıca; 2911
sayılı Kanunun 32/1 ve 33/1. maddelerine muhalefet suçlarının işlenme yöntemi ve suç tarihi de dikkate alındığında 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmünün infazının ertelenmesine karar vermek gerektiğinin gözetilmemesi nedenlerine ilişkin kanun yararına bozma talebinin kabulüne;
Bunun yanında; sanığın yüzünü kapatmak suretiyle işlediği silahlı terör örgütünün propogandasını yapma suçu yönünden de 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmünün infazının ertelenmesine karar verilmesi gerektiğine ilişkin Kanun yararına bozma talebinin ise anılan Kanun maddesinde düzenlenen objektif koşulların oluşmaması nedeniyle bu hususa ilişkin kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmesi uygun görülmüştür.
IV ) SONUÇ VE KARAR :
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1) Hükümlünün yüzünü kapatmak suretiyle işlediği silahlı terör örgütünün propogandasını yapma suçu yönünden de 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmünün infazının ertelenmesine karar verilmesi gerektiğine ilişkin Kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
2) Hükmün gerekçe ve hüküm kısımları arasında çelişki bulunduğu ve silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan yeniden mahkumiyetine karar verilmiş olması ile 2911 sayılı Kanunun 32/1 ve 33/1. maddelerine muhalefet suçlarının işlenme yöntemi ve suç tarihi de dikkate alındığında 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmünün infazının ertelenmesine karar vermek gerektiğinin gözetilmediği nedenlerine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının talebinin kabulü ile, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.12.2012 tarih ve 2012/945 D.İş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi gereğince Kanun Yararına BOZULMASINA, CMK"nın 309/4-a. maddesi kapsamında bozma nedeni davanın esasını çözemeyen bir karara ilişkin olduğundan müteakip işlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.




Hemen Ara