Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/25157 Esas 2022/17320 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/25157
Karar No: 2022/17320
Karar Tarihi: 24.11.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/25157 Esas 2022/17320 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, mağdurun depo olarak kullandığı yerden hırsızlık yapmak suçundan mahkum edilmiştir. Ancak mahkumiyetin açıklanması geri bırakılmıştır. Daha sonra, hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, dosyanın yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi yoktur ve dosya mahalline iade edilecektir.
- TCK’nın 116/2 maddesi: \"Konut dokunulmazlığını ihlal suçunu işleyen kişi, eğer bu fiil bir suç oluşturmazsa, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.\"
- TCK’nın 119/1-c maddesi: \"Konut dokunulmazlığına karşı işlenen eylem sonucunda başkasının ölümüne neden olan kişi, onbeş yıldan az olmamak üzere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.\"
- TCK’nın 141/1. maddesi: \"Bir malın, hile veya güç kullanarak, başkasının tasarrufu dışında zilyetliğini ele geçirmek veya bir hak üzerinde, hile veya zor kullanarak, tecavüzde bulunmak suçudur.\"
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi: 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alınmasıdır.
- CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasındaki madde, uzlaşma kapsamına alınan suçların açıklanmaması hakkındadır.
- 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi, uzlaştırma işlemleri ile ilgilidir.
6. Ceza Dairesi         2021/25157 E.  ,  2022/17320 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlali
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm incelenerek, gereği düşünüldü:
    Mağdurun depo olarak kullandığı ve işyeri vasfı bulunmayan yerden hırsızlık yapan sanık hakkında, beraat yerine şartları oluşmadığı halde TCK’nın 116/2, 119/1-c maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş ise de;
    Ayrıca mahkemenin kabulüne göre de; sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına esas alınan mahkumiyetin 5237 sayılı TCK’nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması ile sanık ile müşteki arasında 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yapılması için dosyanın yeniden değerlendirilmesi lüzumu karşısında, ihbara konu suça ilşkin belirtilen işlemlerin akıbetinin mahkemesinden sorulup sonucuna göre hükmün açıklanıp açıklanamayacağının tartışılması zorunluluğu gözetilmeyerek, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 20/10/2020 tarih ve 2020/6210 Esas, 2020/9727 Karar sayılı bozma ilamına yanlış anlam yüklenerek hüküm kurulmuş ise de; hüküm temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden, bu hükme karşı mahallinde kanun yararına bozma yasa yoluna ilişkin işlemlerin yapılması mümkün görülmüştür.
    Mahkumiyet hükmüne yönelik geçerli bir temyiz isteminin bulunmadığı, mahkemece resen gönderildiğinin anlaşılması karşısında, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 24.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara