Esas No: 2015/1193
Karar No: 2015/3380
Karar Tarihi: 27.10.2015
Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/1193 Esas 2015/3380 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
TALEP :
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.09.2014 tarih ve 2014/300581 sayılı yazısı ile;
Silahlı terör örgütüne üye olma, izinsiz olarak patlayıcı madde kullanma ve kamu malına zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan yargılama sırasında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 3, 4, 5. maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliğine, dosyanın Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine dair Çocuk Mahkemesinin 10.04.2014 tarihli ve 2013/701 esas, 2014/298 sayılı kararına yönelik itirazın kabulü ile anılan kararın ortadan kaldırılmasına ilişkin Ağır Ceza Mahkemesinin 09.06.2014 tarihli ve 2014/299 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, 6526 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 5235 sayılı Kanunun 12. maddesinde, ""Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m.148), irtikap (m.250/1 ve 2), resmi belgede sahtecilik (m.204/2), nitelikli dolandırıcılık (m.158), hileli iflas (m.161) suçları, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci bölümünde tanımlanan suçlar ( 318, 319, 324, 325 ve 332. maddeler hariç) ve 12.04.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ile çocuklara özgü kovuşturma hükümleri saklıdır."" 5395 sayılı Kanunun 26/2. maddesinde; ""Çocuk ağır ceza mahkemesi, çocuklar tarafından işlenen ve ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarla ilgili davalara bakar." ve anılan Kanunun geçici madde 1/3. maddesinde, "Çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemeleri bulunmayan yerlerde, bu mahkemeler kurulup göreve başlayıncaya kadar çocuklar tarafından işlenen suçlara ait soruşturma ve kovuşturmalar Cumhuriyet başsavcılığı ve görevli mahkemelerce bu Kanun hükümlerine göre yapılır." şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, Ağır Ceza Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla, itirazın reddi yerine Çocuk Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 12.08.2014 gün ve 94660652-105-33-7554-2014-15791/53569 sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunur.
I) Olay :
Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, izinsiz olarak patlayıcı madde kullanma ve kamu malına zarar verme suçlarından yapılan soruşturma sonucunda Cumhuriyet Başsavcılığının 04.11.2013 tarih, 2013/44462 soruşturma, 2013/15327 esas ve 2013/1175 iddianame numarası ile Çocuk Mahkemesine kamu davası açıldığı, Çocuk Mahkemesince 10.04.2014 tarih ve 2013/701 esas, 2014/298 sayılı kararı ile 6526 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 5235 sayılı Kanunun 12. maddesinin ""Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m.148), irtikap (m.250/1 ve 2), resmi belgede sahtecilik (m.204/2), nitelikli dolandırıcılık (m.158), hileli iflas (m.161) suçları, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci bölümünde tanımlanan suçlar ( 318, 319, 324, 325 ve 332. maddeler hariç) ve 12.04.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis; müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay"ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ile çocuklara özgü kovuşturma hükümleri saklıdır."" şeklinde değiştirilmiş olduğu, bu itibarla terör örgütü üyeliği suçuna ilişkin olarak çocuklara özgü kovuşturma hükümlerine göre yargılamanın yapma yetkisi Çocuk Ağır Ceza Mahkemelerinin görevi olduğundan CMK"nın 4 ve 5. maddeleri uyarınca mahkememizin görevsizliğine karar verildiği, bu karara karşı bir kısım suça sürüklenen çocuklar müdafileri tarafından yapılan itiraz üzerine Ağır Ceza Mahkemesinin 09.06.2014 gün ve 2014/299 değişik iş sayılı kararı ile ""3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar ağır ceza mahkemelerinin görevinde bırakılmış ise de 5235 sayılı Kanunun 12. maddesinin son cümlesinden de anlaşıldığı üzere çocuk kişilerin bu mahkemelerde yargılanamayacağı, suça sürüklenen çocukların üzerine atılı suçların öngördüğü ceza itibariyle çocuk mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından itirazın kabulü"" gerekçesiyle görevsizlik kararının kaldırıldığı anlaşılmıştır.
II ) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı :
5235 sayılı Kanun ile mahkemelerin görev ve yetkilerinin düzenlendiği, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ile de suça sürüklenen çocuk hakkında yapılacak yargılamada usul ve esaslar düzenlenmiş olup bu çerçevede söz konusu dosyada suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı terör örgütüne üye olma, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ile 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet suçlarından dolayı yargılamasının çocuk mahkemesinde mi yoksa ağır ceza mahkemesinde mi yapılacağı hususuna ilişkindir.
III ) Hukuksal Değerlendirme :
6526 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 5235 sayılı Kanunun 12. maddesinde, ""Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m.148), irtikap (m.250/1 ve 2), resmi belgede sahtecilik (m.204/2), nitelikli dolandırıcılık (m.158), hileli iflas (m.161) suçları, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci bölümünde tanımlanan suçlar ( 318, 319, 324, 325 ve 332. maddeler hariç) ve 12.04.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay"ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ile çocuklara özgü kovuşturma hükümleri saklıdır."" 5395 sayılı Kanunun 26/2. maddesinde; ""Çocuk ağır ceza mahkemesi, çocuklar tarafından işlenen ve ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarla ilgili davalara bakar." ve anılan Kanunun geçici madde 1/3. maddesinde, "Çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemeleri bulunmayan yerlerde, bu mahkemeler kurulup göreve başlayıncaya kadar çocuklar tarafından işlenen suçlara ait soruşturma ve kovuşturmalar Cumhuriyet başsavcılığı ve görevli mahkemelerce bu Kanun hükümlerine göre yapılır." hükümleri yer almaktadır.
Çocuk Mahkemesince görevsizlik kararının gerekçesi 3713 sayılı Kanun kapsamındaki suçların görev yerinin ağır ceza mahkemelerine ait olduğuna ilişkindir. Bir kısım suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin itirazı üzerine itirazı inceleyen Ağır Ceza Mahkemesince de suça sürüklenen çocukların yargılamalarının çocuk mahkemelerinde yapılması gerektiği yönündedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, PKK/KCK terör örgütünün eylem çağrıları üzerine terörist başının sözde uluslararası komplo sonucu Suriye ülkesinden sınırdışı edilişinin yıldönümünde örgüt mensupları ve sempatizanları tarafından genelinde çıkartılabilecek yasadışı olayların önlenmesi amacıyla gerekli emniyet tedbirlerinin alınmasına müteakip Şevket Sümer Mahallesi 156. cadde üzerinde gece 20:00 sıralarında ekip araçlarına molotoflu saldırı gerçekleştirildiği, saldırı sonucunda zırhlı ekip aracının sağ ön ve yan tarafının yandığı, olay faillerinin yakalanması amacıyla yapılan çalışmalar kapsamında yakalanan suça sürüklenen çocuk ... ve Özcan Kaya"nın ifadeleri ve teşhisi doğrultusunda diğer suça sürüklenen çocukların da tespit edildiği olay ile ilgili olarak suça sürüklenen çocuklar hakkında iddianame tanzimi ile dava açılmıştır.
6526 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 5235 sayılı Kanunun 12. maddesinde, ""Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m.148), irtikap (m.250/1 ve 2), resmi belgede sahtecilik (m.204/2), nitelikli dolandırıcılık (m.158), hileli iflas (m.161) suçları, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci bölümünde tanımlanan suçlar ( 318, 319, 324, 325 ve 332. maddeler hariç) ve 12.04.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay"ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ile çocuklara özgü kovuşturma hükümleri saklıdır."" 5395 sayılı Kanunun 26/2. maddesinde; ""Çocuk ağır ceza mahkemesi, çocuklar tarafından işlenen ve ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarla ilgili davalara bakar." ve anılan Kanunun geçici madde 1/3. maddesinde, "Çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemeleri bulunmayan yerlerde, bu mahkemeler kurulup göreve başlayıncaya kadar çocuklar tarafından işlenen suçlara ait soruşturma ve kovuşturmalar Cumhuriyet başsavcılığı ve görevli mahkemelerce bu Kanun hükümlerine göre yapılır." hususları değerlendirildiğinde kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar verilmiştir.
IV ) Sonuç ve karar :
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Ağır Ceza Mahkemesinin 09.06.2014 tarihli 2014/299 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.