Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma
Hüküm : 1- TCK"nın 220/6, 314/3. maddeleri delaletiyle 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 220/6-2. cümle, 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- 01.01.2012 tarihli silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan kurulan hükme yönelik olarak;
Hükümden sonra 30.04.2013 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasında yapılan değişiklik nedeniyle sanığın hukukî durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
2- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükme yönelik olarak;
a) Hükümden sonra 30.04.2013 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra hükmü uyarınca bu maddenin 2. fıkrasında tanımlanan suçun örgüt adına işlenmesi nedeniyle TCK"nın 220. maddesinin altıncı fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı ayrıca ceza verilemeyeceği anlaşılmış ise de;
Sanık hakkında düzenlenen iddianame ile 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesine aykırılık suçundan da dava açıldığı halde, bu suçtan hüküm kurulmamış olması ve anılan suçun yukarıda bahsi geçen Kanun değişikliği kapsamında bulunmaması karşısında, 2911 sayılı Kanuna aykırılık suçundan da hüküm kurularak sonucuna göre sanığa yüklenen silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçuna ilişkin olarak hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinin gerekmesi,
b) Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanık hakkında öncelikle temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220. maddesi 6. fıkra 2. cümle ile indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.