Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/4645 Esas 2015/3093 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4645
Karar No: 2015/3093
Karar Tarihi: 15.10.2015

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/4645 Esas 2015/3093 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmaktan suçlu bulunmuş ve cezaevine gönderilmiştir. Ancak, sanığın eylemi nedeniyle mağdurun hürriyetinden yoksun kaldığı anlaşılmış ve 5237 sayılı TCK'nın 267/4. maddesi gereğince kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan iddianame düzenlenerek yargılama yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanık hakkında aynı suçtan daha önce verilen karar da göz önünde bulundurulup, hukuki durumunun tayin edilmesi istenmiştir. Kararda, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 267/5. maddesiyle ilgili yapmış olduğu iptal kararı nedeniyle, sanığın ceza miktarının yeniden hesaplanması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: TCK'nın 267/5, 267/6, 62, 53, 58/6, 268, ve 267/1-3.
16. Ceza Dairesi         2015/4645 E.  ,  2015/3093 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    Hüküm : TCK"nın 268. maddesi delaleti ile 267/5, 267/6, 62, 53, 58/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın eylemi nedeniyle mağdurun yakalanarak cezaevine konulduğu ve bir süre cezaevinde kaldığı anlaşılmakla sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 267/4. maddesi gereğince kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan zamanaşımı süresince iddianame düzenlenerek dava açılıp hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    1-Uyap kayıtlarının incelenmesinden olayla ilgili olarak Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/478 E. sayılı dosyası ile de sanık hakkında TCK"nın 268. maddesi delaleti ile 267/1-3 maddeleri gereğince karar verildiği ve bu dosyanın halen Yargıtay Ceza Dairesinin 2015/532 E. sayılı dosyası ile temyiz incelemesinde olduğu anlaşılmakla belirtilen dosyanın incelenerek eylemin aynı olması halinde sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Kabul ve uygulamaya göre ise ;
    a)Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 10.12.2013 tarih ve 28847 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 10.04.2013 tarih ve 2013/14 Esas, 2013/56 sayılı kararı ile TCK"nın 267/5. maddesindeki "...süreli hapis cezasına mahkumiyeti halinde, mahkum olunan cezanın üçte ikisi kadar hapis cezasına..." bölümünün, iptaline karar verilmesi ve bu nedenle TCK"nın 267/6 maddesinin, süreli hapis cezaları yönünden uygulama kabiliyetini kaybetmesi karşısında sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininin gerekmesi,
    b)Sanık hakkında iftira suçundan TCK"nın 267/5. maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay 20 gün olarak belirlenen temel hapis cezasının TCK"nın 267/6. maddesi uyarınca 1/2 oranında arttırılması ve 62/1 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilmesi sırasında netice hapis cezasının 2 yıl 14 ay 10 gün hapis cezası yerine, hesap hatası sonucu fazla tayini,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara