Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/2294 Esas 2015/2981 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2294
Karar No: 2015/2981
Karar Tarihi: 12.10.2015

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/2294 Esas 2015/2981 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanıkların şantaj, şantaja teşebbüs, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve azmettirme suçlamalarından yargılandıklarını belirtti. TCK'nın 58/9. maddesi, bir ceza değil, cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili olduğu için, sanıklar hakkında bu maddenin uygulanması konusunda her zaman bir karar verilebileceği sonucuna varıldı. Sanıkların temyiz incelemelerinde yapılan yargılama sonucunda suçlarının sübutu kabul edildi ve kurulan hükümlerde bir isabetsizlik görülmediği için hükümler yerinde görülmeyen temyiz itirazları reddedildi. Ancak, sanık Ş.D.'nin T.G.'ye yönelik şantaja teşebbüs suçuna ilişkin eylemlerinin, şantaj suçunun icra hareketlerine başlamadığından teşebbüsün oluşmadığı sonucuna varıldı. Sanığın eyleminin T.B. ve G.B.'u iftiraya azmettirme suçunu oluşturup oluşturmayacağı ise tartışılmadan yetersiz gerekçe ile hüküm kurulduğu belirtildi. Bu nedenle, hüküm bozuldu ve sanığın temyiz itirazları yerinde görüldü.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 58/9. Maddesi: Bir ceza değil, cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili bir düzenlemedir.
- Şantaj Suçu: Mağdurun kanuna aykırı
16. Ceza Dairesi         2015/2294 E.  ,  2015/2981 K.
  • ŞANTAJ / ŞANTAJA TEŞEBBÜS
  • SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜT KURMAK VE ÖRGÜTE ÜYE OLMAK
  • AZMETTİRME
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 58

"İçtihat Metni"

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
TCK"nın 58/9. maddesi bir ceza değil, cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili olup, bu konunun gerek Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, gerekse Dairemizin yerleşik uygulamaları karşısında kazanılmış hak oluşturmayacağı da gözetilerek; sanıklar hakkında anılan maddenin uygulanması konusunda her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
1- Sanık Ş.. D.. hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve katılan T.. K.."na yönelik şantaj, sanık B.. U.. hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre kurulan hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıkların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık Ş.. D.. hakkında katılan T.. G.."e yönelik şantaja teşebbüs suçundan kurulan hükme ilişkin temyize gelince;
Şantaj suçunun oluşabilmesi için mağdurun kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı birşeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlanması gerekmektedir. Eylemin teşebbüs aşamasına gelip gelmediğinin belirlenmesi hususunda ise “doğrudan doğruya fiilin icrasına başlanması” şeklindeki objektif ölçüt esas alınarak, icra hareketi ile hazırlık hareketi ayrımı yapılmalıdır.
Somut olayda, sanığın şikayetten vazgeçme karşılığında katılan T.. G.."den haksız menfaat temin etmek amacıyla, T.. B.. ve G.. B.."u, katılan T..G.. hakkında cinsel saldırı suçundan Cumhuriyet savcılığına şikayetçi olmaları hususunda yönlendirmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde, sanığın katılanla irtibata geçmemesi ve ona yöneltilmiş herhangi bir hareketinin olmaması nedeniyle şantaj suçunun icrai hareketlerine başlamadığından, anılan suça teşebbüsün oluşmayacağı, ancak eyleminin T.. B.. ve G.. B.."u iftiraya azmettirme suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son madde ve fıkrası uyarınca hükmolunan sonuç ceza yönünden kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara