Tefecilik - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/2711 Esas 2020/2528 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2711
Karar No: 2020/2528
Karar Tarihi: 08.12.2020

Tefecilik - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/2711 Esas 2020/2528 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir tefecilik suçuyla ilgili verilen mahkumiyet hükmüyle ilgili temyiz başvurusu incelendi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun daha önceki bir kararına atıfta bulunularak, adli para cezasının alt sınırın hapis cezasının alt sınırından düşük tayin edilmesinin mümkün olabileceği belirtildi. Ancak adli para cezasının alt sınırından ayrılmaya karar verilirken dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin yasal ve yeterli gerekçelerle isabetle değerlendirildiğine dair açıklamaların yapılması gerektiği belirtildi. Ayrıca, sanıklar hakkında hüküm olunan adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilebileceği ihtar edilse de, infaz aşamasında re'sen gözetilebileceği belirtildi. Yargılamada ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte değerlendirilmesi sonucunda verilen hükümde bir isabetsizlik görülmediği belirtildi. Sonuç olarak, temyiz itirazlarının reddedilmesi ve hükmün onanması kararı verildi. Kanun maddeleri olarak 5277 sayılı Ceza Kanunu'nun 52/4 maddesi ve 5275 sayılı Kanun'un 106/3 maddesi değerlendirildi.
9. Ceza Dairesi         2020/2711 E.  ,  2020/2528 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Tefecilik
    Hüküm : Mahkumiyet

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 19/06/2007 tarihli ve 2007/10-108 Esas, 2007/152 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde yeterli ve yasal gerekçe gösterilmek suretiyle adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesinin mümkün olması, mahkemece adli para cezasında alt sınırdan ayrılırken dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin isabetle değerlendirildiğini gösterir yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi nedeniyle tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiş; suç tarihinin tefecilik suçunda son eylemin gerçekleştiği gün olması, dosyadaki bilgi ve belgelere göre bu tarihin 16.02.2009 olarak belirlenmesi gerekirken gerekçeli karar başlığında 2006-2009 olarak gösterilmesinin mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüş, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 28.01.2018 tarih ve 2017/12-463 Esas - 2018/20 Karar sayılı kararı uyarınca, sanıklar hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde 5237 sayılı TCK"nin 52/4. maddesi gereğince hapse çevrileceği ihtarı yapılmış ise de; 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesi infaz aşamasında re"sen gözetilebileceğinden, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanıkların suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 304/1. maddesi gereğince “Büyükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara