Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/3515 Esas 2015/2323 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3515
Karar No: 2015/2323
Karar Tarihi: 15.07.2015

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/3515 Esas 2015/2323 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/3515 E.  ,  2015/2323 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1. GENEL AÇIKLAMA
    Türk Ceza Hukuku bakımından terörün tanımı ve hangi suçların terör suçu sayılacağı 3713 sayılı Kanunda gösterilmiştir. Kanunun 1. maddesinde gösterilen terör tanımına göre bir eylemin terör eylemi sayılabilmesi için;
    a- Eylem, cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerini içermelidir,
    b- Eylemle, Anayasada belirtilen,
    -Cumhuriyetin niteliklerini,
    -Siyasî, hukukî, sosyal, laik ve ekonomik düzenini değiştirmek,
    -Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak,
    -Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek,
    -Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek,
    -Temel hak ve hürriyetleri yok etmek,
    -Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amaçlanmalıdır.
    c- Eylemi gerçekleştiren failler bir örgüte mensup olmalıdır,
    d- Eylem suç teşkil etmelidir.
    Bu genel terör tanımı dışında, 3713 sayılı Kanunun 3. maddesinde doğrudan terör suçları ve 4. maddesinde de, işlenme bağlamına göre; dolayısıyla terör suçları gösterilmiştir.
    TCK"nın 314. maddesi bakımından, bir oluşumun, bir yapılanmanın silahlı terör örgütü sayılabilmesi için;
    a- Hiyerarşik yapıya, sıkı bir disipline, eylemli bir işbirliğine sahip olan ve en az üç kişiden oluşan, yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli bir örgüt mevcut olmalıdır.
    b- Bu örgüt, Türk Ceza Kanununun ikinci kitap, dördüncü kısım, dördüncü ve beşinci bölümlerde yer alan suçları "amaç suç" olarak işlemek üzere kurulmuş olmalıdır,
    c- Bu örgüt silahlı olmalıdır.
    2- ÖRGÜTÜN YAPISI
    IŞİD adlı örgütün dosya kapsamına göre; Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD), ilk olarak ...’nin ..."e bağlılık sözü vermesiyle 2004 yılında ..." adıyla kurulmuştur. ..."nin 2006 yılında ABD"nin düzenlediği bir operasyon sonucu ölmesinin ardından örgüt liderliğine... geçmiştir.... liderliğe geçtikten sonra 15.10.2006 tarihinde "Irak İslam Devleti"ni (IİD) kurmuştur...."den sonra liderliğe geçen ...halen örgütün liderliğini yapmaktadır. 2013 yılı Nisan ayında ...Irak ve Şam İslam Devleti’ni kurduklarını duyurmuştur. Bu durum karşısında El Kaide terör örgütü lideri ... ile anlaşmazlığa düşmüşler; 2014 yılı Şubat ayı içerisinde ... "IŞİD’in El Kaide"nin bir kolu olmadığını ve onların hiçbir eyleminden sorumlu olmadıklarını" duyurmuş ve bu gelişmeler sonrasında IŞİD bağımsız bir yapı olarak, öncelikle Irak ve Suriye ülkeleri olmak üzere başka ülkelerde adam kaçırma, adam öldürme, bombalı eylem düzenleme ve benzeri terör faaliyetlerini sürdürmeye devam etmiştir.
    Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD)"nin amacı dünya üzerindeki Müslüman devletlerin yönetimlerini yıkarak yerine radikal selefi görüşler doğrultusunda bir devlet kurmaktır. Bu amacına yönelik olarak IŞİD"in basın sözcülüğünü yapan ..."nin, 2014 yılının Haziran ayının son haftası dünya kamuoyuna yapmış olduğu açıklamada; ...İslam devletinin sözde halifesi olarak ilan edilmiştir.
    Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi El Kaide Yaptırımlar Komitesi tarafından 15.04.2014 tarihinde yayınlanan El Kaide Yaptırımlar Listesi incelendiğinde; "El Kaide ile bağlantılı gruplar" başlığı altında, listeye 18.10.2004 tarihinde "Qaida in Iraq (Irak El Kaidesi)" olarak eklendiği, son olarak 30.05.2013 tarihinde değişiklik yapıldığı örgütün diğer adı kısmında "u)Islamic State in Iraq and the Levant (Irak ve Şam İslam Devleti)" ibaresinin bulunduğu, "El Kaide ile bağlantılı şahıslar" başlığı altında, ..." ismi ile kayıtlı şahsın bir diğer adının "..." olduğu, "Irak El Kaidesinin" sorumlusu olarak tanımlandığı ve listeye 05.10.2011 tarihinde dahil edildiği anlaşılmıştır.
    Bu sebeplerle, Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) isimli terör örgütü, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK), 1267 (1999), 1988 (2011) ve 1989 (2011) sayılı kararlarıyla listelenen kişi, kuruluş ve organizasyonların tasarrufunda bulunan malvarlıklarının dondurulmasına ilişkin kararına istinaden, 30.09.2013 tarih ve 2013/5428 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının ekindeki listede "Islamic State in Iraq and the Levant ( Irak ve Şam İslam Devleti)" adı altında belirtilmiş ve 10.10.2013 tarihli 28791 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanmıştır.
    3- ÖRGÜTÜN ÜLKEMİZE YÖNELİK EYLEMLERİ
    a- 20.03.2014 tarihinde,... ilimizde Jandarma birimlerinin yol uygulaması yaptığı sırada, IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) mensubu olan ve ülkemizde bulunan 3 yabancı şahsın gerçekleştirdikleri saldırıda, 1 Emniyet, 1 Jandarma görevlisi ile 1 sivil olmak üzere 3 vatandaşın şehit edilmesi olayı,
    b- 10 Haziran 2014 tarihinde, İskenderun limanından ...’daki termik santrale mazot götüren 32 Türk vatandaşı tır şoförünün IŞİD tarafından kaçırılması ve şoförlere ait araçlar ile taşıdıkları malzemelere el konulması olayı,
    c- 11.06.2014 tarihinde, IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) mensupları tarafından Türkiye"nin Musul Başkonsolosluğu kuşatılıp, aralarında Başkonsolos..."ın da bulunduğu 46’sı Türk, 49 konsolosluk çalışanının rehin alınması olayı,
    Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) isimli terör örgütü mensuplarınca ülkemize karşı gerçekleştirilmiştir.
    Bu kapsamda mahkemece İçişleri Bakanlığına yazılan yazı cevabında da, sanığın üye olduğu Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD)"nin Terörle Mücadele Kanunu kapsamında bir terör örgütü yapılanması olduğu değerlendirilmiştir.
    4- SONUÇ
    Sanığın örgüte mensubiyeti bakımından;
    IŞİD terör örgütü lideri olarak bilinen ... için biat olarak adlandırılan yemin törenine katıldığına dair fotoğraf ve video kayıtları, keskin nişancılık eğitimine ilişkin notlar ve silahlı olarak çekilmiş fotoğraflar, El Kaide terör örgütünün Türkiye sorumlusu olan şahsa ait fotoğraflar, keskin nişancı tüfeğiyle öldürülmüş şahıslara ait fotoğraflar, IŞİD terör örgütüne ve yöneticilerine ait birçok doküman, fotoğraf ve malzemenin üzerinde ele geçirildiğine ilişkin tutanak, sanığın askeri kamuflaj elbisesi ile silahlı olarak çekilmiş fotoğrafları, sanıkta ele geçirilen telefon ve hatlarla ilgili olarak yapılan çalışma neticesi IŞİD terör örgütüne ait kamplarla ilgili ve örgüte mensubiyetine ilişkin mesajlaşma içeriklerinin bulunduğuna dair tespit ve tüm dosya kapsamından, örgütün amacı, stratejisi, yapılanması, faaliyetleri ve amaç suçu işlemeye matuf vahamet arzeden eylemleri itibariyle 3713 sayılı Kanunun 4928 sayılı Kanun ile değişik 1. maddesinde tarifini bulan cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, ekonomik düzeni değiştirmek, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini bozmak amacıyla kurulmuş terör örgütü niteliğinde olduğu, örgütün nitelik ve niceliğine ve amaç suça yönelik gerçekleştirilen silahlı eylemlere göre; örgütün silahlı olduğu, amaç suça elverişli eylemlerde bulunduğu anlaşılmış, bu nedenle Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) adlı örgütün silahlı terör örgütü olduğu, sanığın da bu örgütün mensubu olduğu yönündeki mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 1. maddesinde terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemler olarak tanımlanmış ve bundan hareketle silahlı terör örgütünün de bahse konu eylemleri gerçekleştirerek Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla meydana gelen teşekkül olarak kabul edilmesi yine 5237 sayılı TCK’nın 314. maddesinde yazılı silahlı örgüt suçunun ise TCK"nın Devletin güvenliğine karşı suçlar ve Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar başlıklı dördüncü ve beşinci bölümlerinde yazılı suçları işlemek amacı ile kurulan silahlı örgütleri kapsaması karşısında;
    C- KARAR
    Sanık hakkında yapılan incelemede;
    5237 sayılı TCK’nın 58/9. maddesi bir ceza değil, cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili olup, bu konunun gerek Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, gerekse Dairemizin yerleşik uygulamaları karşısında kazanılmış hak oluşturmayacağı da gözetilerek; silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum olan sanık hakkında anılan maddenin uygulanması konusunda her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre
    verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, sanığın üzerine atılı suçun vasfı ve delil durumu itibariyle tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına 15.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara