Esas No: 2022/10488
Karar No: 2022/17584
Karar Tarihi: 12.12.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/10488 Esas 2022/17584 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2022/10488 E. , 2022/17584 K.Özet:
Mahkeme, bir sanık hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarından mahkumiyet kararı verdi. Dosya incelendikten sonra yapılan temyiz başvurusunda sanığın temyizden vazgeçtiği anlaşıldı. Dosya içeriğine göre hükümlerde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı için temyiz istemleri reddedildi. Kararda bahsedilen kanun maddeleri; 5271 sayılı CMK'nın 288. maddesi (temyizin hukuka aykırılık nedenine dayanması), 294. maddesi (temyiz sebebinin hukuki yönle ilgili olması) ve 301. maddesi (Yargıtay'ın sadece temyiz başvurusunda belirtilen hususları incelerken, usule ilişkin noksanlık varsa bunu da ele alması).
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Bölge adliye mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 09.07.2020 tarih, 2019/1-52 esas ve 2020/359 karar, 12.03.2020 tarih, 2018/1-337 esas ve 2020/176 karar, 23.10.2018 tarih, 2017/1-842 ve 2018/457 karar sayılı kararlarında belirtildiği üzere; temyiz kanun yolu başvurusunda bulunulduktan sonra, ilgililerin temyiz başvurusundan "feragat" ya da "vazgeçme" vb. içerikli taleplerinin, kanun yoluna başvurma hakkından feragat kapsamında değil yapılan kanun yolu başvurusunun geri alınmasını düzenleyen 5271 sayılı CMK'nın 266. maddesi kapsamında değerlendirilmesi ve talep içeriğinin açıkça temyiz başvurusunun geri alınması diğer bir deyişle yapılan temyiz başvurusundan vazgeçme iradesini yansıtıp yansıtmadığına bakılmasının gerekeceği, iradenin açıkça yapılan temyiz başvurusundan vazgeçmeye yönelik olması hâlinde, temyiz davasının açılabilmesi için gerekli olan "istek" de ortadan kalkmış olacağından vazgeçilen bu temyiz davasından dolayı Yargıtayca temyiz incelemesinin yapılamayacağı, bu itibarla somut olayda sanığın temyiz isteminde bulunduktan sonra “Dosyamın onanmasını istiyorum.” şeklindeki dilekçeleri ile asıl iradesinin temyizden vazgeçmek değil de açık ceza infaz kurumuna geçiş yapmak, daha fazla kapalı ceza infaz kurumunda kalmamak için dosyanın bir an önce sonuçlanmasına/öncelikle incelenmesine yönelik olduğu, dilekçelerinde temyizden vazgeçtiğine dair açık bir ibare yazmadığı gibi müdafisinin de bu yönde bir talebinin olmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;
Her ne kadar tebliğnamede “Sanık ...'ın katılana karşı nitelikli yağma suçunu işlerken maske takmadığı anlaşılıp kabul edildiği halde, hakkında TCK'nın 149/1. madde ve fıkrasının uygulama yeri bulunmayan (b) bendi ile de ceza uygulaması yapılması” nedeniyle bozma kararı verilmesi talep edilmiş ise de dosya kapsamına göre sanığın yanında bulunan diğer faillerin yüzünün maske ile gizlenmiş olduğu anlaşılmakla iştirak halindeki faillerden birinin eyleminin oluşturduğu nitelikli halin, diğer sanıklar tarafından bilinmesinin ve söz konusu suç anlaşmasında yer almadığının ispat edilmesi durumları haricinde tüm sanıklar bakımından uygulanması gerektiği ve sanıklar hakkında şantaj suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenerek kararın itiraz kanun yoluna tabi olduğundan bahisle iade edildiği, bu hususta ayrıca bir temyiz bulunmadığı anlaşılmakla tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanıklar müdafilerinin temyiz istemlerinde belirttikleri sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Oluş ve dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve nitelikli yağma suçlarından kurulan hükümlerde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve nitelikli yağma suçlarından kurulan hükümlerde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 12/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.