Esas No: 2021/25845
Karar No: 2022/17465
Karar Tarihi: 13.12.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/25845 Esas 2022/17465 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/25845 E. , 2022/17465 K.Özet:
Sanık kamu malına zarar verme suçundan mahkum edilmiştir. Ancak doğrudan zarar gören ve dava hakları bulunan Diyanet İşleri Bakanlığı davaya katılmamıştır. Sanığın savunması ve adli sicil kaydındaki sabıka kayıtlarına göre, akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki sonuçlarını algılayıp algılayamadığı değerlendirilmelidir. Eylemin nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek mala zarar verme suçunun yerine ibadethanelere zarar verme suçu uygulanmıştır. Bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kararda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 32. maddesi (akıl hastalığı nedeniyle sorumluluk) ve 153/1. maddesi (ibadethanelere zarar verme suçu) ile 152/1-a maddesi (mala zarar verme suçu) geçmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığa yüklenen kamu malına zarar verme suçundan doğrudan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Diyanet İşleri Bakanlığı davadan haberdar edilmeyip CMK'nın 233. maddesine aykırı şekilde yokluğunda yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuş ise de, suçtan zarar görenin vekili aracılığıyla şikayetçi olup davaya katılma ve temyiz talebinde bulunduğu görülmekle; katılma talebinin kabulü ile yapılan temyiz incelemesinde;
Sanığın sinir hastası olduğuna dair savunması ve adli sicil kaydında bulunan sabıka kayıtlarındaki hükümlerde hakkında TCK'nın 32/1. maddesinin uygulanmış olması karşısında; sanığın suç tarihi itibariyle 5237 sayılı TCK'nın 32. maddesi gereğince, akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı yönünde Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Sağlık Kurulundan ya da Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanığın camiinin camına taş atmak suretiyle kırdığı şeklinde kabul edilen eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 153. maddesinde düzenlenen "ibadethanelerle, bunların eklentilerine, buralardaki eşyalarla, bunların üzerindeki yapılara, mezarlıklardaki tesislere, mezarların korunmasına yönelik yapıları yıkmak, bozmak ve kırmak" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, mala zarar verme suçunun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek 5237 sayılı TCK'nın 153/1. maddesi yerine aynı Kanunun 152/1-a maddesi uyarınca hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın, o yer Cumhuriyet Savcısının ve katılan vekilinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,13.12.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.