Esas No: 2015/1133
Karar No: 2015/2121
Karar Tarihi: 30.06.2015
Anayasayı ihlal - silahlı terör örgütü üye olma - silahlı terör örgütünün yöneticisi olma - silahlı terör örgütüne yardım - patlayıcı madde bulundurma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/1133 Esas 2015/2121 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Şikayetçi : Hazine
Suç : Anayasayı ihlal, silahlı terör örgütü üye olma, silahlı terör örgütünün yöneticisi olma, silahlı terör örgütüne yardım, patlayıcı madde bulundurma
Hüküm : 1- Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında; 765 sayılı TCK’nın 146/1, 59/1, 31, 33, 40. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
2- Sanık ... hakkında; 765 sayılı TCK’nın 146/1, 31, 33, 40. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
3- Sanık ... hakkında; 765 sayılı TCK’nın 146/1, 31, 33, 40, 3713 sayılı Kanunun 17/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
4- Sanık ... hakkında; 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
5- Sanıklar ... hakkında;
a- 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63,
3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
b- Silahlı terör örgütünün yöneticisi olma ve silahlı terör örgütüne üye olma ve patlayıcı madde bulundurma suçlarından; zamanaşımı nedeniyle düşme
6- Sanıklar ... ve ....hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan; beraat,
7- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma; sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; silahlı terör örgütüne yardım suçundan; zamanaşımı nedeniyle düşme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ..., ... ve ... yönünden duruşmalı, diğer sanıklar yönünden duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü :
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “05.01.2005 ve öncesi” yerine “01.01.2005 ve öncesi” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
1- Maliye Hazinesinin sanık ..., ..., .... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında açılan silahlı terör örgütüne yardım suçlarından doğrudan doğruya zarar görmesi söz konusu olmayıp, hazinenin davaya katılmasına ilişkin verilen karar hukuki değerden yoksun olup, hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden, Hazine vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında Anayasayı ihlal, sanık ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyize gelince;
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar ..., ..., ... ve ..."in üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını cebir ve şiddet kullanarak değiştirme amacına yönelik olarak vahamet arz eden olayları gerçekleştirdiği, sanıkların sübutu kabul olunan eylemlerinin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki
örgütsel bağlılık ile ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun vasfı tayin edilmiş, sanık ...’ın üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçu için öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğu ve sanık ..."in silahlı terör örgütüne üye olma suçunun sübutu kabul edilmiş, sanıklar ..., ..., ... ve ... yönünden cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafileri ile sanık ...’un temyiz dilekçeleri ile sanıklar ..., ... müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, kısmen resen de temyize tabi hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliler karar yerinde incelenip, sanığın üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını cebir ve şiddet kullanarak değiştirme amacına yönelik olarak vahamet arz eden olayları gerçekleştirdiği, sanığın sübutu kabul olunan eylemlerinin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ile ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre, amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun vasfı tayin edilmiş, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde aşağıdaki husus dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafıinin temyiz dilekçesi ile duruşmalı incelemede ileri sürdüğü yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında infazı kısıtlar şekilde 3713 sayılı Kanunun 17/4. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet cezasının ölünceye kadar sürdürülmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
Hüküm fıkrasından “3713 sayılı Kanunun 17/4. maddesi gereğince sanık ..."nın cezasının ölünceye kadar sürdürülmesine” ibaresinin çıkartılması suretiyle, re"sen de temyize tabi olan mahkumiyet hükmünün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- Sanık ..."ın sübutu kabul edilen 27.08.1999 tarihli iddianameye konu silahlı terör örgütüne üye olma suçu için suç tarihinde yürürlükte olan ve zamanaşımı yönünden sanıkların lehine hüküm içeren 765 sayılı TCK"nın 168/2. maddesinde öngörülen cezanın süresi itibariyle, anılan kanunun 102/4. maddesinde belirlenen zamanaşımının, sorgu ve karar tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, CMUK’nın 322. maddesine istinaden sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
5- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Sanık ... hakkında hükme esas alınan 16.02.1997 tarihinde Mıstık kundura isimli iş yerine patlayıcı madde konulması, 12.07.1997 tarihinde ... emlak isimli iş yerlerine patlayıcı madde atılması, 04.06.1997 ile 17.04.1998 tarihlerinde bildiri dağıtılması eylemlerinin işleniş biçimi, zamanı ve meydana getirdikleri netice itibariyle 765 sayılı TCK"nın 146. maddesi kapsamında vahim eylemler niteliğinde olmadığı gözetildiğinde; 27.08.1997 tarihinde ... Elektrik Şirketine Rus yapımı TNT kalıbı koyma eyleminine ilişkin olarak tutanak içeriğinde; “27.08.1997 tarihinde saat 17 sıralarında ... Elektrik"e ait veznenin yanında bomba bulunduğunun bildirilmesi üzerine olay yerine intikal eden güvenlik güçlerinin vezne ve trafonun bulunduğu bahçede 1 adet Rus yapımı 200 gramlık TNT kalıbı bulunduğunu gördükleri ve bomba uzmanı ekiplerinin gelerek incelenmek üzere suça konu TNT kalıbını aldıklarının” belirtilmesi karşısında, tutanağa konu TNT kalıbının kimyasal inceleme ve analizinin yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise bunun sonucunda düzenlenen raporun akıbetinin araştırılarak, düzenlenmiş olması halinde aslı veya onaylı bir örneğinin dosya içine alındıktan ve anılan maddenin patlayıcı madde niteliğinde olup olmadığı da tespit edilerek, eylemin amaç suçu gerçekleştirmeye yönelik vahim eylem niteliğinde bulunup bulunmadığı da belirlendikten sonra; sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz dilekçesi ile duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM ŞERHİ:
30.06.2015 tarihinde verilen iş bu karar, Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."nun huzurunda, duruşmada sanıklar ... ve ..."in savunmalarını yapmış bulunan Av. ..., sanık ..."nın savunmasını yapmış bulunan Av. ... ve sanık ..."nın savunmasını yapmış bulunan Av. Mustafa Rüzgar"ın yokluklarında, 01.07.2015 tarihinde usulen ve açık olarak tefhim olundu.