Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/2878 Esas 2022/18013 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/2878
Karar No: 2022/18013
Karar Tarihi: 19.12.2022

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/2878 Esas 2022/18013 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2022/2878 E.  ,  2022/18013 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Nitelikli yağma ve kasten yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    I-Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesi neticesinde;
    Her ne kadar sanık ... hakkında Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin 22.12.2020 tarih, 2019/349 Esas- 2020/5489 Karar sayılı ilamı ile “Sanık ...’un eyleminin hukuki alacağını tahsil etmek amacıyla yağma suçunu, sanık ...’ın ise yağmaya teşebbüs ve kemik kırığına neden olacak şekilde yaralama suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması” gerekçesi ile bozma kararı verilmiş ise de; sanık hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan açılmış bir dava ve verilmiş bir hüküm bulunmadığı, davaya konu direnme kararının da sanığın kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olduğu ve bu nedenle sanık hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs uçuna ilişkin bir direnme kararı da bulunmadığı anlaşılmakla, zamanaşımı içinde sanık hakkında nitelikli yağmaya teşebbüs suçundan suç duyurusunda bulunarak işlem yapılması mümkün görülmüştür.
    Sanık hakkında nitelikli kasten yaralama suçundan dava açıldığı ve mahalli mahkemece bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında direnme kararı verilmiş ise de, bozma ilamında yer alan “Sanık ... hakkında hüküm kurulurken 5237 sayılı Yasa’nın 86/1, 87/1-d madde ve fıkraları uyarınca tayin olunan 4 yıl 20 ay hapis cezasından 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim uygulanırken hesap hatası yapılarak 4 yıl 4 ay 20 gün yerine 3 yıl 16 ay 20 gün hapis cezası belirlenmesi,” bozma sebebine eylemli şekilde uyulduğu, söz konusu hesap hatası düzeltilerek yeniden hüküm kurulduğu, söz konusu hükmün özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hüküm olduğu tespit edilerek yapılan incelemede;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istemleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
    II-Sanık ... hakkında nitelikli kasten yaralamaya azmettirme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesi neticesinde;
    Sanık ... hakkında nitelikli yağmaya ve nitelikli kasten yaralamaya azmettirme (5237 sayılı TCK’nın 38/1. maddesi delaletiyle 86/1, 97/1-d, 87/3; 148/2-a, 149/1-c maddeleri sevki ile) suçlarından kamu davası açıldığı, ... Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 217/02/2015 tarihli 2013/200 Esas, 2015/49 Karar numaralı kararı ile “Sanıklardan ...'un üzerine atılı sanıklar ... ve ...'ı müdahile karşı kasten yaralama ve yağma'ya teşebbüs suçlarını işlemeye azmettirdiğine dair aleyhinde mahkumiyetine yeterli her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığından ayrı ayrı Beraatine” karar verildiği, söz konusu beraat hükümlerinin katılan tarafından temyiz edildiği ve Yargıtay 6. Ceza Dairesi tarafından verilen 22/12/2020 tarihli 2019/349 Esas, 2020/5489 Karar sayılı ilamı ile “Katılan ...’nın özde değişmeyen istikrarlı iddiaları ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ...’un, katılan ...’dan olan alacağını almak amacıyla arkadaşları sanıklar ... ve ... ile anlaştığı, olay tarihinden önce sanıklar ... ve ...’un katılana “imzalamazsan arabayı elinden alırım, seni döverim” diyerek boş kağıda imza attırdığı, olay günü ise sanıklar ... ve ...’ın katılanı borcunu ödemesi hususunda darp ettikleri, bu nedenle katılanın 14.05.2013 tarihli adli tıp raporuna göre “...kişinin yaşımını tehlikeye sokan bir durum olduğu ve birden fazla kırık olması nedeniyle şahısta saptanan kırıkların müştereken hayat fonksiyonlarını orta (3) derecede etkileyecek nitelikte...”, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu’nun 07.11.2014 günlü raporuna göre ise “...organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi niteliğinde herhangi bir anatomik eksiklik veya fonksiyonel bozukluk tespit edilmediği...” şeklinde yaralandığının anlaşılması karşısında; sanık ...’un eyleminin hukuki alacağını tahsil etmek amacıyla yağma ... suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması” gerekçesi ile bozma kararı verildiği anlaşılmıştır. Söz konusu ilamda sanık ...’un üzerine atılı nitelikli yağmaya azmettirme eyleminin nitelikli yağma olduğu tespiti yapılırken, kasten yaralamaya azmettirme suçu ile ilgili bir değerlendirme yapılmadığı görülmekle, ... Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 17/02/2015 tarihli ilk kararında yer alan ve katılan tarafından temyiz edilen kasten yaralamaya azmettirme suçuna ilişkin verilen beraat hükmünün temyiz incelemesinin yapılmadığı ve bu hususun hükme bağlanmadığı anlaşılmakla söz konusu hükme ilişkin katılanın 20/02/2015 tarihli temyiz isteminin incelenmesi neticesinde;
    Tüm dosya kapsamı, sanıklar, tanıklar ve katılan beyanlarına göre sanık ...’un katılan ...’dan alacaklı olduğu, katılanı borcunu ödemesi için tehdit ederek senet imzalattığı, bu olaydan yaklaşık iki hafta sonra sanık ...’ın katılanı bir benzin istasyonunda görerek borcunu ödemesi için yeniden tehdit ettiği ve 14.05.2013 tarihli adli tıp raporuna göre “...kişinin yaşımını tehlikeye sokan bir durum olduğu ve birden fazla kırık olması nedeniyle şahısta saptanan kırıkların müştereken hayat fonksiyonlarını orta (3) derecede etkileyecek nitelikte...” yaraladığı, sanık ...’ın soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı huzurunda verdiği 30/04/2013 tarihli ifadesinde sanık ...’un katılandan olan alacağını tahsil edip kendisine vermesini istediğini, sanık ...’a yardım etmek amacıyla teklifini kabul ettiğini ve katılanla konuşmaya gittiklerini, katılanın borcunu ödeyeceğine söz verdiğini fakat ödemediğini ve akabinde benzin istasyonunda karşılaşınca aralarında bir tartışma çıktığını beyan ettiği; temyiz dışı sanık ...’in yine soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı huzurunda verdiği 30/04/2013 tarihli ifadesinde sanık ...’dan alacağı olduğunu, sanığın kendisine katılandan alacağı olduğunu ve gidip onu borcu karşılığında tahsil etmesini istediğini, akabinde 20/04/2013 tarihinde katılanın yanına giderek sanık ...’a olan borcunu kendisine ödemesini istediği, katılanın kabul ederek süre istediği, fakat sürekli kendisini oyaladığını, 29/04/2013 tarihinde ise katılanla bir benzin istasyonunda karşılaştıklarını ve borcunu ne zaman ödeyeceğini sorduğu ve akabinde aralarında tartışma çıktığını beyan ettiği; katılanın ise sanık ...’a olan borcu nedeni ile sanıklar ... ve ...’in sürekli kendisini tehdit ettiklerini, sanık ... ve ...’un kendisini darp ederek zorla senet imzalattırdıklarını, akabinde ise benzin istasyonunda karşılaşmaları üzerine sanıklar ... ve ...’ın kendisini darp ettiklerini beyan ettiği anlaşılmakla, sanık ...’un sanık ... ile anlaşarak katılandan olan alacağını tahsil etmelerini istediği ve sanığı kasten yaralama suçuna azmettirdiği sabit olmasına rağmen delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak oy birliği ile BOZULMASINA,
    III-Sanık ... hakkında nitelikli yağma suçuna azmettirme suçundan verilen beraat kararında direnilmesine ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesi neticesinde;
    Sanıklardan ... hakkında sanıklar ... ve ...'ı katılana karşı kasten yaralama ve yağmaya teşebbüs suçlarına azmettirme suçundan verilen beraat kararı ile; sanık ...'ın katılana yönelik kasten yaralama suçundan neticeten hükmolunan 3 yıl 16 ay 20 gün hapis cezasının katılan ve sanık ... müdafii ve katılan tarafından temyiz edildiği; Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin 22.12.2020 tarih, 2019/349 Esas- 2020/5489 Karar sayılı ilamı ile “Sanık ...’un eyleminin hukuki alacağını tahsil etmek amacıyla yağma suçunu...oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması” nedeniyle bozma kararı verildiği, bozma sonrası yapılan yargılamada ... Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 25/03/2021 tarih 2021/34 Esas ve 2021/124 Karar sayılı kararı ile direnilmesine ilişkin dosya Dairemize gönderilmiştir.
    Tüm dosya kapsamı, sanıklar, tanıklar ve katılan beyanlarına göre sanık ...’un katılan ...’dan alacaklı olduğu, alacağın tahsili konusunda sanık ...’a para vererek anlaşma yaptıkları, akabinde katılanın beyanına göre sanıklar ... ve ...’in katılanı borcunu ödemesi için tehdit ederek senet imzalattığı, yaklaşık iki hafta sonra ise borcunu ödemesi hususunda sanık ...’ın katılanı nitelikli şekilde yaraladığı olayda; sanık ...’un katılanın darp edilerek zorla senet imzalatıldığı olay yerinde bizzat bulunduğu sabittir. Failliğin şerikliğe nazaran önceliği prensibince fail, fiil üzerinde doğrudan hakimiyetinin bulunması durumunda müşterek fail olarak cezalandırılır. Bu nedenle katılanın darp edilerek zorla senet imzalatılması sırasında olay yerinde bulunan ve eylemi gerçekleştiren faillerden biri olan sanık hakkında TCK’nın 37/1. uyarınca hukuki alacağın tahsili amacıyla nitelikli yağma suçundan mahkumiyetine hükmedilmesi gerekmektedir. Tüm bu gerekçelerle;
    Dairemizin anılan kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle yerel mahkemenin 25/03/2021 tarih ve 2021/34 Esas ve 2021/124 Karar sayılı ilamı ile sanık ... yönünden bozma öncesi verilen kararda direnilmesine ilişkin kararını incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 19/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara