Esas No: 2015/88
Karar No: 2015/1853
Karar Tarihi: 10.06.2015
Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - 2911 sayılı Kanuna muhalefet - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/88 Esas 2015/1853 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, 2911 sayılı Kanuna muhalefet, görevi yaptırmamak için direnme
Hüküm : 1- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçu için; TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri delaletiyle TCK"nın 314/2, 220/6, 62, 53, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- 2911 sayılı Kanunun 32. maddesine muhalefet suçu için; 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca kamu davasının ertelenmesi
3- 2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesine muhalefet suçu için; 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
4- Görevi yaptırmamak için direnme suçu için; 2911 sayılı Kanunun 32/2. maddesi delaletiyle TCK"nın 265/1-3, 62, 50/1-a, 52/2-4, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- 2911 sayılı Kanunun 32. maddesine muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin b bendi gereğince verilen "kovuşturmanın ertelenmesine" dair karar CMK"nın 223. maddesi anlamında bir hüküm olmayıp, 5275 sayılı Kanunun 98 ile 101. maddeleri uyarınca itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, temyiz incelemesine yer olmadığına, gereğinin merciince yerine getirilmesi için dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesine,
2- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan ceza hükmü tesis edilirken TCK"nın 314/3 ve 220/6 maddeleri yollamasıyla anılan Kanunun 314/2. maddesinden temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220/6. maddesindeki indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince arttırım yapılması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller, karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkında TCK"nın 265/1-3. maddesi uyarınca tayin edilen cezanın, önce suçun silahla işlenmesi nedeniyle aynı Kanunun 265/4. maddesi uyarınca yarı oranında artırılıp, sonra da, anılan suçun 3713 sayılı Kanunun 4. maddesinde sayılan suçlardan olması sebebiyle aynı Kanunun 5/2. maddesi uyarınca 2/3 oranında artırılarak hüküm kurulması yerine yazılı şekilde uygulama yapılmak suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK’nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilmesi, 5275 sayılı CGTİK’nın 106. maddesinin 4 ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenmesi ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, sanık hakkında kurulan hükümde infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde seçenek yaptırım olan adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 50/6. maddesine ilişkin bölümün hükümden çıkartılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- 2911 sayılı Kanunun 32. maddesine muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 11.07.2014 tarih, 2013/9-386 esas ve 2014/353 sayılı kararına göre, sanığa yüklenen suçun, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklaması yöntemiyle işlendiği ve anılan maddenin birinci fıkrasının ""b"" bendinde yer alan ""kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir"" şeklindeki düzenleme karşısında; sanık hakkında kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gözetilmeyerek yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b- Kabul ve uygulamaya göre de;
01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK’nın 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilmesi, 5275 sayılı CGTİK’nın 106. maddesinin 4 ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenmesi ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, sanık hakkında kurulan hükümde infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde seçenek yaptırım olan adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.