Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/2899 Esas 2020/911 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2899
Karar No: 2020/911
Karar Tarihi: 26.02.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/2899 Esas 2020/911 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, orman sahasında işgal ve faydalanma nedeniyle davalıdan tazminat istemiştir. Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiş, ancak Yargıtayca incelenmesi istenmiştir. Temyiz dilekçesi doğrudan mernis şerhli olarak gönderilerek muhtara tebliğ edildiği için tebligat geçerli sayılmamış ve dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerektiği kararlaştırılmıştır. Kararda, Tebligat Kanunu 10. ve 21. maddelerinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği açıklanarak, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı düzenlenmiştir. Ayrıca, Tebligat Kanunu 21. maddesi uyarınca muhatabın bulunmadığı durumda, tebliğ memurunun tebliğ evrakını muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine teslim etmesi, tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnamenin gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırması gerektiği belirtilmiştir.
4. Hukuk Dairesi         2017/2899 E.  ,  2020/911 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... adına Çavdarhisar Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/06/2013 gününde verilen dilekçe ile orman sahasında işgal ve faydalanma nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/04/2014 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Tebligatın usulüne uygun olabilmesi için Tebligat Kanunu 10 ve 21. maddelerinin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Tebligat Kanunu 10. maddesinde bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı düzenlenmiştir. Tebligat Kanunu 21. maddesinde ise; (1) Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. (2)Gösterilen adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatabın o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memurunun tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnamenin gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırılacağı düzenlenmiştir.
    Dosya kapsamından; davalı ...’a gönderilen gerekçeli kararın ve davacı temyiz dilekçesinin doğrudan mernis şerhli olarak gönderilerek 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi hükümlerine göre muhtara tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Şu halde, davalıya gönderilen gerekçeli karar ve davacının temyiz dilekçesi, şartları oluşmadan Tebligat Kanunu 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edilmiş olup bu tebligat geçerli değildir. Gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin, öncelikle davalının bilinen son adresine tebliğe çıkartılması, bu tebligatın yapılamaması halinde adres kayıt sistemindeki adresinin farklı olması halinde öncelikle yine normal tebligat, bunun iadesi halinde "mernis adresi" şerhi verilerek tebligat çıkartılarak, usulüne uygun şekilde tebliğ sağlandıktan ve yasal temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda açıklandığı şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlanarak temyiz süresi beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtaya yeniden gönderilmesi için, dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 26/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.




































    Hemen Ara