2911 sayılı Kanuna muhalefet - görevi yaptırmamak için direnme - silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - terör örgütünün propagandasını yapma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/233 Esas 2015/1035 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/233
Karar No: 2015/1035

2911 sayılı Kanuna muhalefet - görevi yaptırmamak için direnme - silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme - terör örgütünün propagandasını yapma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/233 Esas 2015/1035 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/233 E.  ,  2015/1035 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi (TMK 10. Maddesi ile Görevli)
    Suçlar : 2911 sayılı Kanuna muhalefet, görevi yaptırmamak için direnme, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, terör örgütünün propagandasını yapma
    Hüküm : 1- TCK’nın 314/3, 220/6. maddesi yollamasıyla
    TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5.,
    TCK’nın 220/6, 62, 53, 58, 63. maddeleri uyarınca
    mahkumiyet
    2- 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesine muhalefet
    suçundan, 6352 sayılı Kanunun geçici 1/(1-b) maddesi uyarınca kovuşturmanın ertelenmesine,
    3- 2911 sayılı Kanunun 23/b. maddesi delaletiyle 33/1, TCK’nın 62, 50/1, 52/2-4. maddeleri uyarınca
    mahkumiyet
    4- TCK’nın 265/1-3, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
    TCK’nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca
    mahkumiyet
    5- 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 62,
    50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1- 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesine muhalefet suçu yönünden;
    Sanık hakkında, 6352 sayılı Kanunun geçici 1/(1-b). maddesi uyarınca verilen kovuşturmanın ertelenmesine dair karar, anılan maddenin 4. fıkrası ile CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkra 2. cümlesi hükmü karşısında durma kararı niteliğinde itiraz yasa yoluna tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, temyiz incelemesine yer olmadığına, gereğinin merciince yerine getirilmesine,
    2- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma ve görevi yaptırmamak için direnme suçları yönünden;
    Kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması şeklinde işlenen silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçu için gereken saik de nazara alındığında 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasına 6459 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle örgüt propagandası ile oluşacak tehlikeyi somutlaştırmak amacıyla getirilen unsurun, aynı fıkranın (a) bendinde düzenlenen suç için öngörülmediği ve 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklaması yöntemi olarak kabul edilemeyecek olan 3713 sayılı Kanunun 7/2-a maddesine uygun "terör örgütünün propagandasına dönüştürülen gösteri yürüyüşünde, kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması" eyleminin 6352 sayılı Kanunun geçici 2/1. maddesi uyarınca hükmü veren mahkemeye gönderilmeyip incelenmesi gerektiği, ayrıca 04.03.2015 tarihli 6638 sayılı kanunla yapılan düzenlemelerin açıkça aleyhe olduğu anlaşılmakla;
    Sanık hakkında öncelikle temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220/6. maddesinin 2. cümlesindeki indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince arttırım yapılması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden, sanığın direnme suçunu TCK"nın 6/1-f maddesi kapsamında silahtan sayılan taşla işlediği ve tayin olunan cezanın TCK"nın 265/4. maddesi uyarınca da artırılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    3- 2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesine muhalefet suçu yönünden;
    Sanığın 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesi ile 2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesine uygun olduğu kabul edilen eylemlerinin mutad ve meşru bir “düşünce ve kanaat açıklama yöntemi” olduğu kabul edildiğinden, sanığa yüklenen suçların tarihi ve işlenme yöntemleri ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre, hükümden önce 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendikleri ve bu nedenle sanık hakkında açılan davalara ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 22.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara