Ankara Ceza Avukatı Web Sitesi - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8472 Esas 2016/6284 Karar Sayılı İlamı

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8472 Esas 2016/6284 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8472
Karar No: 2016/6284
Karar Tarihi: 20.10.2016

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8472 Esas 2016/6284 Karar Sayılı İlamı

Özet:
21. Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, asliye ceza mahkemesinde görülen bir resmi belgede sahtecilik davasında sanığın mahkumiyetine hükmedildiği belirtilmektedir. Temyize konu olan bu kararda, mahkemenin delilleri değerlendirerek suçun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaştığı ve takdirinde bir hata görülmediği ifade edilmektedir. Ancak sanık hakkında verilen uzun süreli hapis cezasının ertelenmesi durumunda altsoyu üzerindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağına dair TCK madde 53/3 uyarınca kararda düzeltme yapılması gerektiği vurgulanmaktadır. Ayrıca, TCK madde 53'e ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı göz önünde bulundurulmadan sanık hakkında hüküm verildiği için bu kısmın çıkartılması ve Anayasa Mahkemesi kararı da dikkate alınarak kararın düzeltilerek onanması gerektiği ifade edilmektedir. Sanıkların suçtan beraat ettirilmesi gerektiğine dair savunmalarına rağmen mahkumiyetlerine hükmedildiğine dair kısımların ise kanuna aykırı olduğu belirtilerek bozulması gerektiği vurgulanmaktadır. Detaylı olarak, TCK madde 53/3 ve Anayasa Mahkemesi'nin TCK madde 53'e ilişkin 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı hakkında bilgilendirme yapılması istenmektedir.

21. Ceza Dairesi 2015/8472 E. , 2016/6284 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

I-Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nun 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip suçun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaşan mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
1-Mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/3. maddesi uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı,
2- T.C. Anayasa Mahkemesi"nin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi olanaklı olduğundan, hüküm fıkrasından "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen hükümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Sanıkların, suça konu çeklerin, görünen ciro silsilesine uygun olarak ellerine geçtiğine ilişkin, sanık ... tarafından da doğrulanan savunmalarının aksine mahkumiyetlerine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden beraatleri yerine, yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanık ..."ın ve sanıklar ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.10.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.